Yakıcaksın sonu gelmeyen sigaralarını , İçine düşmeye alıştığın dumanların halini hatrını soracaksın önce .. içine içine soracaksın .. cevaplamıyacaklar gri gri dolaşırken çevrende olsun pekte önemi olmamalı . Onu düşünürken ölüm gibi gelen acı hisleri sonuna kadar tadıcaksın yalnızlığı şişe sonlarında bulup duygusal şarkılarda kovalayacaksın . onu kendine kovaladığın gibi .. Olmayacak ama kabullenemeyeceksin . zoruna giderken kaybolacak duyguların bildiği yollarda bitmeli olan hayat benim mi ? yoksa onun mu ? diye soracaksın kendine alamıyacaksın cevap belki ikimiz belki ikimizde ... Ezanlar okunurken karanlık çökmüş evinde aklına gelecek fazlasıyla yanıcak canın aslında değmiyor bir tek sigaraya bile .. Sözde geçmiyor kalbe geçse severmiydi hayırsızı ? Elinde olmadan bomboş yollara koyuveriyorsun kendini . El ele tutuşan sevgilileri görünce kalbine ağırlık bırakıp kaçıyor birileri boğazında trafik başlıyor sıkışıyor ortalık . Ama mutlu olmasını istiyorsun onların içinden söyleniyosun kendine onlar bizim gibi olmasınn beee diyip hayattan vazgeçicek mutlu isyanların ellerine bırakıyorsun kendini . Hesaplamaya çalışıyosun kaç gün kaç gece mahrum kaldım ondan diye . Daha kendinle ilgili soruları cevaplıyamazken bunuda cevaplayamıcağını biliyorsun , işlediğin günahları gözden geçiriyorsun bozuk depresif duygularla ilişki yaşıyan kafanda olur olmadık yerde buğulanıyor ya gözlerin en çokta o sıkıyor canını ... Yemek yerken o da yemişmidir yiyiyomudur ? napıyodur ? kiminledir ? diye soruyorsun kalp odalarındaki alçak duygulara gene ne oluyor biliyormusun ? alamıyorsun cevapları sorduğun sorular canını sıkıyor sevdiğin parçaları dinlerken kesik kesik gittiği gibi .. Özlüyosun kokusunu saçını tenini . Açılan içki şişelerinde kapanmayan yaralar var biliyosun . kurduğun güzel hayallerin yıkıcısı oluyor ya işte elini kolunu bağlıyo ipsiz sapsız bir şekilde . Onunla geçtiğin yollardan , caddelerden , sokaklardan birkere daha yürüyorsun ellerin cebinde en serseri duygularla , Aldırış etmeden bakıyorsun tam oturduğun kaldırıma gözünün önüne geliyor kalbininde tam üstüne , ağlayan tebessümler süzülüyor dudaklarından . Anlayamazdı kimse bu aşkı diye söyleniyosun . Farklıydık işte diyorsun ama farkı ödeyen gene sen oluyosun hemde canın pahasına . Çevrende başka biyerde HOŞÇAKAL sözünü duyunca tüylerin diken diken oluyor , onu hatırlatan her şarkıya küfrediyosun , gözlerin dalıyo otobüslerde minibüslerde uzaklara yürüdüğün sokaklarda en darlara . Çokmu imkansızdı be diyip rakı bardağının en yakın arkadaşı su bardağını kırıp sadece rakıyla başbaşa kalıyosun . Herşeyin sonunda Ağlayarak söylüyosun . VEDA ETMEM BEN BU AŞK'A diye haykıra haykıra  . Ama noluyo biliyomusun başta yaktığımız sigaranın izmaritine dayanıyoruz , bitiyoruz ... Neyse Bırakında dağınık kalsın ...

( Dağınık Kalsın başlıklı yazı Sherlock tarafından 23.06.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu