SİYASETİN SÜSÜ
Ahmet AYAZ
Gaziantep Güneş Gazetesi 25.08.2015
…………………………………………………………….
Sevgili okurlarım; Seçim sürecinin başlaması ile Demirtaşın ağzından bal
kaymak akmaya başlamıştı. Ta ki, seçim sonuçları açıklanıncaya kadar. Bu arada
“BEBEK KATİLİNE ÖZGÜRLÜĞÜ” de gündemde taşımayı ihmal etmiyordu. Seçim bittikten
sonra, mahsum Türk polislerine, mahsum Türk askerlerine, bin bir bahane ile
saldırılar başladı ve devam etmektedir. IŞİD’i bahane ederek PKK lılar
saldırıları başlatılar. Sayın BAHÇELİ’nin tabiri ile konuşacak olursak,
“YİĞİTLERSE IŞİD İLE SAVAŞSINLAR” diyeceğim. Ama yiğitlik nerede, onlar
neredeler? Onlar ancak mahsum Türk
Polisini, Mahsum Türk Askerini, pusuya düşürürler. Bütün bilgi ve becerileri
bundan ibarettir dersem yanlış olmaz kanaatindeyim. Ülkemizin akıl pukaraları da bunlara oy verirler,
bunlara oy toplarlar.
Asıl meseleye gelelim. Şimdi
siyasetin süsüne bakın; Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip
ERDOĞAN “PKK DÜŞMAN DEĞİL” diyor. Peki o zaman düşman kimdir diye kendisine
soracak olursak, acaba ne cevap verecek? Türkiye Cumhuriyetine ve Türk Halkına
düşman olarak hedef kimi gösterecektir? Bunu çok merak ediyorum. Yaho, düşman
gökten inmedi. Bakın ha; Bu size
düşmandır. Dikkat edin diye hiç kimsenin alnında yazılı bir ibare olmaz. Türk
Halkına kimler zulüm ediyorsa, kimler cana kıyıyorsa, kimler esnafa, mahsum
insanlarımıza zarar veriyorsa, ülkenin
batmasına çalışıp, Atatürk düşmanlığı, cumhuriyet düşmanlığı yapıyorsa, işte
düşman odur.
Son söz ve sonuç olarak şu
sezgiye varılmaktadır; HDP sınıfta kalsa
da, kalmasa da, anarşi faaliyetlerini sürdürecektir. Ülkeye yaptığı, inkar
edilmez hizmetlerin sonunda, ülkede kargaşa
yaratıp, Türk halkını perişan eden, cumhuriyetimizi tehlikeye atan bir
siyasi parti, ne yazık ki hükümet olacaktır. Haaa; Terör ömür boyu sürecek mi? Terör devam ederse bir gün
bir KENAN EVREN PAŞA elbette çıkar. Sevgili
okurlarım bu yazdıklarım, benim için bir temenni değil, tahmindir.
İnşallah ülkemin durumu iyiye gider, inşallah yanılmış olurum.
Şimdi ülkenin umudu Pr.Dr. Ahmet Davutoğluda. İnşallah son zamanlarda
Erdoğan’ın, telaffisi mümkün olmayan
yanlışlara düştüğü gibi, kendisi de başka türlü yanlışlara düşmeye diyorum.
Sevgili okurlarım bu ülkede nankörlere kanmayalım. Bakın benim dedem şehit düşmüş,
ne yeri belli, ne de mezarı belli. Allah
kötü günleri göstermesin. Öyle bir gün olursa, dil, din ve ırk ayırımı
yapmadan, ülkemin insanlarının huzuru ve
güveni için, ben de canımı
esirgemem, Yüce Allah şahidim olsun. Dedemin ismi ile söylenen bir tepe
var. Oğuzelinin Tınazdere Köyünde. Buradaki
araziyi başkaları kullanıyor. Bundan bizim haberimiz bile yoktu. Bu ülke
bu güzel günlere kolaylıkla gelmedi. Bir
zamanlar, vatandaşlıktan çıkarılan vatandaşlarımız, ülkenin nimetlerini çok iyi
anladılar. Keşke günümüzde yaşayan şimdiki
nankörler de bunu anlayabilseler diye düşünüyorum. Sevgili okurlarım, bu
günlük de bu kadar. Sohbet köşemde yine
buluşalım. Hoşça ve dostça kalınız diyorum.