“Elimize ulaşan son dakika haberini sizlerle paylaşmak için yayınımıza ara veriyoruz sayın seyirciler… Milyonlarca lise öğrencisi, girdiği Üniversiteye Yerleşme Sınavı’nın sonuçlarını bugün almayı bekliyordu… Belki birçoğu da sınav sonuçlarını aldı… Ama yapılan sınavda kopya ve şifre iddiaları olması sebebiyle, söz konusu sınav hakkında soruşturma başlatıldı… Yetkililer, böyle bir olayın söz konusu olmadığını belirtti… Asıl sonucu bilirkişi raporu gösterecek… Eğer raporda olumsuz görüş belirtilirse tüm sınav iptal edilecek… Şimdi tüm üniversite adayları ve aileleri ne olacağını merak ediyor… Gelişmeleri anbean size aktarmaya devam edeceğiz sayın izleyiciler…”Bir sene… Tam bir senesini, bu sınavı kazanabilmek için harcadı… Ailesinin parasını boşa çıkarmamak, kendi ayakları üstünde durabilmeyi öğrenmek, memleketine ve kendisine faydalı olabilmek için gecesini gündüzüne kattı… Tıpkı onunla aynı kaderi paylaşan diğer arkadaşları gibi… Bu kadar basit olamazdı… Bir senesini, onurdan yoksun birkaç insanın hilesi hurdası yüzünden heba etmiş olamazdı… Buna izin veremezdi… Ailesine bir şey demeden hızlıca evden ayrıldı… Lisede birlikte okuyan ve şu an aynı kaderi paylaşan sınıf arkadaşlarının yanına gidip aklındakileri anlattı… Onlar da buna destek verdi… Gerekli çalışmalar için tez elden başlamaya karar verdiler…Ülkedeki tüm liseli olan, üniversite sınavına girmiş ve girecek olan bir sürü insanla internet aracılığıyla bağ kurdular… Planlarını anlattılar… Ulaştıkları her kişiden ve o kişilerin ailelerinden olumlu yanıt aldılar… Gece yarısında planlarını uygulamaya geçeceklerdi…
Gece olanlar, ertesi sabah yazılı ve görsel medyada geniş yer buldu… Tüm ülkenin gündemi, bir anda değişmişti…
“Evet sayın seyirciler; tüm ülke, hiç beklenmedik bir şekilde uyandı bu sabah… Üniversiteye Giriş Sınavı’nda yaşanan skandal üzerine ülkedeki tüm üniversiteler öğrencilerin kontrolü altına girdi… Can kaybı yaşanmaması için üniversitelere öğretmenlerin ve görevlilerin alınmadığı bildirildi… Bu operasyonu düzenleyenlerden bir kişi, yaptığı açıklamada şunları söyledi…”
“Saygıdeğer halkımız ve sevgili yetkililer… Bizim amacımız; insanların canına kastetmek olmadığı için kimseyi öldürmedik… Bizim amacımız; insanların paralarını çalmak olmadığı için kimseyi soymadık… Bizim amacımız; herhangi bir zulüm gerçekleştirmek olmadığı için kimseye kötülük etmedik… Bunların olmasını istemiyoruz… Medeni insanlar gibi konuşabilmek için sesimizi duyarabilmek adına böyle bir girişimde bulunduk…”
“Bizler, bir sene boyunca dershanelere gittik, bir sürü ders çalıştık… Ailelerimiz kendi lokmalarından kesip bizi okutmak için, bizler de onların yüzünü kara çıkarmamak için çabaladık… Ama bir kopya, bir şifre, bir torpil, adına ne derseniz deyin, onun yüzünden paralarımız, emeklerimiz hatta hayatlarımız boşa gidebilecek… Peki bunun mesuliyetini kim üstlenecek…? Kimde bunların vebaline katlanıp, Yaratan’ın huzuruna çıktığnda hesap verebilecek cesaret var…?”
“Ne istiyorlar bizden…? Okuyup, hakkımızı alamazsak ne olacak…? Katil olup canlara mı kıyalım…? Hırsız olup insanları mı soyalım…? Uyuşturucu batağına mı saplanalım…? Çevremizdeki; yok 4 yıl oku, yok 10 sene oku gibi baskılardan ötürü kimse bizim ne istediğimizi sormadı… Neden bir tane de 2 yıl okuyana iş verilmez…? Neden herkes tecrübeli eleman arar da tecrübeli eleman yetiştirmek istemez…? Sizlerin; bizden en iyisini beklemeye hakkınız var da, bizim; sizlerden bi yol gösterme talep hakkımız yok mu…?”
“Biz; sizlerden dünyaları istemiyoruz… Ama biz; hakkımızın yenmesini de istemiyoruz… Derler ki; küçükler, büyüklerini örnek alır… Şimdi biz, sizleri mi örnek alalım…? İleride evlenip, çoluk çocuğa karışırsak, sizi mi örnek verelim; 'Evladım, siz de böyle olun…' diye…? Oyuncakla oynamak ayrı şey insanların geleceğiyle oynamak ayrı şey… Küçükken gördüğümüz din derslerinde öğretmenlerimiz, ailelerimizde büyüklerimiz bizlere; Peygamber efendimizin, 'Bizi aldatan, bizden değildir…' hadis-i şerifini hatırlatırlardı… Şimdi söyleyin lütfen; aldatılan bizlersek, siz kimlerdensiniz…?”
“Yanlış anlaşılmamak, herhangi bir zan altında kalmamak için tekrarlıyoruz… Bizim amacımız; kötülük yapmak, kötülüğü teşvik etmek yada kötülükle bir şeyler kazanmaya çalışmak değil… Bizim amacımız; hakkımızı yedirtmemek… Çünkü biz, Hakk’a karşı gelip hak yemenin cezasının büyük olduğunu biliyoruz… Bizleri zulme, kötülüğe, pisliğin içine itmeyin… Bu kadar insanın ahını kaldıramazsınız… He, bir de unutmadan, İstiklal Marşı’mız da ne demiş ünlü şairimiz Mehmed Âkif Ersoy; Hakkıdır, Hakk’a tapan milletimin istiklal…”
Konuşmasını televizyondaki haberlerden dinledikten sonra gözlerini kısa bir süre için kapatıp; “Allah’ım, Sen; sonumuzu hayra çıkar…” dedi… Ama bu sözleri söyledikten sonra, birilerinin yüksek sesle adını söylediğini fark etti… Gözlerini tam açamadı… Sadece biraz aralayabildi… Tam seçememekle beraber, yanında beyaz önlüklü bir insanın olduğunu gördü…
Kendini çok bitkin hissediyordu… Sanki 40 gün 40 gece hiç durmadan yürümüş gibiydi… Biraz gücünü toplayıp, gözlerini tamamen açtıktan sonra, “Nerdeyim ben…?” diye sordu…
Yanındaki hemşire; “Endişelenecek bir şey yok… Sadece biraz fazla üzüntülü bir haber almış, onun etkisiyle de hafif bir baygınlık geçirmişsin… Onun dışında benden bile sağlıklısın maaşallah…” deyip, yüzüne bir tebessüm kondurarak ona moral vermeye çalıştı…
Aklına gelen ikinci soru; “Peki üniversiteler…?” oldu…
“Üniversiteler derken canım…?” diye sordu hemşire…
“Ben… Immm…” dedi ama devamını nasıl getireceğini bilemedi…
Hemşire; “Sanırım, bayılmanın etkisiyle bir kabus görmüş olmalısın… Sen, bugün istirahat et… Kafana da kötü şeyler getirmemeye çalış… Ben; şimdi çıkıp, aileni yanına yollayacağım… Tekrar geçmiş olsun canım…” diyerek odadan çıktı… Odaya ailesi geldiğinde, onun aklındaki tek şey; gördüğü düşün yada kâbusun nasıl biteceğiydi… Ama bu, sadece bir merak olarak kaldı…
(
Bir İnsan Nasıl Raydan Çıkar - Hyhys 2. Bölüm başlıklı yazı
4harf1kelime tarafından
4.12.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
