"  MEVTA  "




Çocuklar sohbetine senin hiç doyamazdı,
Sen ne hale gelmişsin hele bir bilsen mevta..!
Dostların incitmeye inan ki kıyamazdı,
Sen ne hale gelmişsin, hele bir bilsen mevta..!

                              *

Yer yüzünde kasılır gururlanır gezer din,
Kuş sütü içerdin de üstüne havyar yerdin,
Gece hayatını sen öyle çokta severdin,
Sen ne hale gelmişsin, hele bir bilsen mevta..!

                              *

Hani nerede malın nerede o servetin ?
Kurumuş derilerin çürümüş hepten etin,
Kalmış eyvah bir kuru kemikten iskeletin,
Sen ne hale gelmişsin, hele bir bilsen mevta..!

                              *

Öyle çoktu ki senin dostun hemde yoldaşın,
Hiç secdeye geldi mi bilmem söyle o başın ?
Kafanda sac kalmamış gözünde desen yaşın,
Sen ne hale gelmişsin, hele bir bilsen mevta..!

                               *

Nere de köşkün hani nere de o yatların ?
Kabrine geliyor mu acaba ahbapların ?
Kalmamış dökülmüş tüm elinde parmakların,
Sen ne hale gelmişsin, hele bir bilsen mevta..!

                                *

Çıkmazdın gazinodan içki içilen bardan,
Ölsen bile geçmez din onca değerli  maldan ?
Çok olmadı gideli bu yalancı dünyadan,
Sen ne hale gelmişsin, hele bir bilsen mevta..!

                                *

Nede çok kibirlenir gururlanır gezer din,
Zengini hep korur dun fakirleri ezer din,
Rüşvetsiz iş yapmazdın rüşveti çok severdin,
Sen ne hale gelmişsin, hele bir bilsen mevta..!

                                *

Ne bir gecen belliydi senin nede gündüzün,
Hep asık olurdu hiç gülmezdi soluk yüzün,
Çürümüş vücudun yok olmuş içinde özün,
Sen ne hale gelmişsin, hele bir bilsen mevta..!

                                *

Ne güzeldi hayalin pembeydi hep düşlerin,
Pekte güzel giderdi bu dünyada işlerin,
Ağzın yok olmuşta dökülmüş tüm dişlerin,
Sen ne hale gelmişsin, hele bir bilsen mevta...

                                 *

Dostların bilmem şimdi tutuyor mu hiç yasın ?
Acaba kabrinde sen söyle ne yapmaktasın ?
Kalmış dostum yazık bir kurumuş kafa tasın,
Sen ne hale gelmişsin, hele bir bilsen mevta..!

                                 *

Erimiş badem gibi gören siyah gözlerin,
Sararıp solmuş güneş gibi parlak yüzlerin,
Ne gövden kalmış ne kolun nede dizlerin,
Sen ne hale gelmişsin, hele bir bilsen mevta..!

                                 *

TAŞGIN ım bu hallerin bizlere birer ibret,
Hani de mal hani mülk nerede onca servet ?
Her canlı senin gibi bir gün ölecek elbet,
Sen fotokopimiz sin, inan bizim be mevta..!


Zekeriya TAŞGIN

ÇİLEKEŞ

25/04/2016>S.01:15 - Pazartesi ( ANKARA )





( Mevta başlıklı yazı zkry06 tarafından 25.04.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu