Dilin İntizarı Kendine
Sorgulanıyorum içime işlemiş ayaz da gözlerinle
Yrtılmış / soluksuz kalmışı ciğerim
Bir fenalık etmiş misali sorguda yüreğim
Göğsünde ayak izlerim var bilerek bıraktım
Sırtüstü yıkılmışım toprağa ağaç kıymığı gözlerin içimde
Omuriliğimi ikiye ayırmış elim ulaşmıyor yarama
İçime akıyor kanım zehirleyecek korkarım bedeni
Ah ah bir trenin vagonundayım yine pas tutmuş bedenimle
Tanrının kuluyuz lakin yasayla muktedir kıldık kendimizi
Namuslu insanlar için / yaşam için / çocuk ta korunsun diye
Atacağım en yüksek saydığım kaldırım taşından aşağı kendimi
Paralansın diye bu yürek
Kor bir demirle dağlayacağım ciğeri
bu gece
İntizarım kendime dil dökecek zehrini kanımda boğulacağım
Hırıltılar çıkartarak bir ejder heybetiyle öleceğim
Dilin acısı kötü gelir kendine utanır yüzün yüzümden
Rahmettir gökten inen el değmedikçe ak pak eden bizi
Döllenmeye hazır polene can olur
Yeşerir çoğalır topraktan gelen bir demet gül sunar sana
Dilim bana
Ben toprağa
Toprak güle
Gül yüreğine
Ilık bir bahar yeli olur yüzünde sen pencerende ol yeter.
Kanber İhsan Öcel
(
Dilin İntizarı Kendine başlıklı yazı
KANBER İHSAN tarafından
8.12.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.