Bu günlerde, ülkemizin her yıl turist kaynayan otellerinin motellerin ise, turist ile dolup taştığı ak deniz sahillerindeki şehirlerde yabancıların azlığından şikâyet edilmektedir.

 Yazılı ve görsel medyadan öğrendiğimize göre esnaf ve otel ve motel sahiplerinin bulundukları şehre, yabancı turistlerin gelmesi için turist duasına çıktıkları söylentilerini haber olarak işitmekteyiz. 

Öğrendiğimize göre en son olarak’ da Antalya ili Alanya ilçesinde turist duasına çıkılmış. Ben şahsen Antalya’da ikamet eden biri olarak bizzat görmedim amma, gazeteler öyle yazıyor. Turist duasına çıktılar diye duyup olan biteni yazılı medyadan okuyunca, hemen benim aklıma benim çocukluğumda gördüğüm bizzat yaşadığım yağmur duaları aklıma geldi. Anılarımı sizlerle paylaşmak istedim.

Ben ilk ve ortaokul çağlarında iken, bizim memlekette ‘de eskiden çok sık, sık yağmur dualarına çıkarlardı. Bu yağmur dualarının yapıldığı günlerde ben ve benim gibi küçük çocuklar ve diğer fakir aileler adeta bayram ederlerdi. Bilmiyorum Alanya’ da yapılan Turist duasında’ da fakir fukara aileleri ve çocukları bayram etti mi? Amma hiç sanmıyorum.

Çünkü bizim zamanımızın yağmur duaları yapılacağı zamanlarda, cami imamları, camide namaz sonrası kürsüden cemaat’ a haber verir hatta minareden halka seslenirler, hangi gün öğlen ya’ da ikindin namazından sonra duaya çıkılacağı bildirilir ve halka o gün için hazırlıklı olmaları söylenirdi.

Neden hazırlıklı olmaları söylenirdi derseniz, yağmur duasının bizim zamanımızda halkımız için, önemi oldukça çok büyüktü ve her yağmur duasına çıkılacağı günlerde, o yağmur duası gününe bir bayram günüymüş gibi önem verirler hazırlıklar yaparlardı.

Yağmur duasının yapılacağı gün, yağmur duasına katılacak olan şehirdeki varlıklı aileler, evlerinde kazanlarla bulgurlar kaynatırlar ve varsa siftinmiş mısır kaynatırlardı. Ayrıca duaya gelenlere dağıtmak üzere somun ekmek arası helvalar hazırlarlardı.  

Bunun yanında ise yine ayrıca evlerinde bulunan çerezdir cevizdir, badem içidir veya kurutulmuş meyve kaklarıdır artık evlerinde dağıtılabilecek yiyecek cinsinden neleri varsa, zengin konum komşular hep beraber, el birliği ederek bunları hazırlarlar yağmur duası yapılacak yere önceden götürürler yağmur duasına gelenlere ikram etmek üzere hazır beklerlerdi..

Bu gelenek’ de en çok çocukları ve fakirleri sevindirirdi. Hatta bazen zenginlerin fakirlere üst baş dağıttığı bile olurdu.

Bizim memlekette yağmur duaları bizim musalla dediğimiz genellikle cenaze namazlarının kılındığı, diğer zamanlarında ise şehirdeki okul çocukların oyun alanı olarak kullandığı geniş bir alan olan düzlükte yapılırdı. O gün şehirde kim varsa ikindin namazından sonra oraya gelerek hocanın önünde saf tutulur dualar edilir yağmurun yağması beklenirdi. Çoğu zamanda akşama doğru falan havanın bulutlanmaya yağmurun ise yağmaya başladığı görülürdü.

Neyse benim burada esas irdelemek istediğim konu yağmur dualarındaki uygulanan geleneklerimizdir. Demek istediğim ve merak ettiğim ise, Alanya ilçesinde yapılan Turist duasında acaba esnafımız zengin otel motel iş yeri sahiplerimiz bu geleneklerimizi yaşattı’ mı? Ben esas bunu merak ediyorum.

En azından emekli memurun, emekli işçinin yanından bile geçemediği, bir gece bile tatilini yapamadığı bu dört beş yıldızlı lüks otellerin zengin sahipleri acaba bu turist duasında halka ne gibi hizmetler sunmuştur merak ediyorum amma, öğrendiğim kadarıyla koca bir hiçten ibaretmiş.

Eh öyle olunca kuru, kuruya dua ile şehre ya da otellere turist gelir’ mi bence gelmez tabi, en azından otel sahipleri turist duası yapacakları gün, fakir fukaraya otelinde bir öğünlük ikramda bulunabilirdi. Esnaf olanlar’ da fakirleri bedava giydirebilirlerdi’ de edilen bu dualar yerli yerini bulurdu. 14 Haziran 16

 

Ahmet Yüksel Şanlı er

           

( Turist Duası başlıklı yazı Ahmet Yüksel tarafından 14.06.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu