Masum ve beyazdın
Gözlerime dokunduğunda
Kızıl bir elmaya dönerdi rengin
Titrek ve ürkek bir bahar üşümesi teninde
Tıka basa bir heyecan
Ve kanındaki çöl iklimiyle
Masumiyetini terk ederdin
Zihninde depremlerin olduğu an
Yoklardın beni tüm renklerinle
Ellerin yok olurdu gözlerimde.
Masum ve siyahtın
Akşamüstü
Islak bir pencerenin kenarından
Gri bakışların karşılardı beni
Silik bir düşüncenin kor yansımaları
Hem vardı hem yoktu
Bakakalırdım şaşkınlıkla
Bakışlarının ardından
Artık el eleyiz
Yakamozlar gözlerimizde çakmak çakmak
Yok oluş ve sırtımızda ağır bir yük
İnsafsız düşüncelerin karanlığında
Renklerimiz daha bir parlak.
Kirli ve renksizdin
Satacak anasını da bırakmadın dünyanın
Ve lâkin hasrettin
Doruklarda bir çığlıktı bedenin.
Kaan Özer