Sakın Bırakma Ellerimi
ne kadar yaşanır bu hikaye bilmem
sorarsan
nasıldır?
dem aynı dem...
dünyayı sevimli gösteren
şiirler mi yoksa ?
tehlikeli merakları olur aşıkların
kıskançlık çocukluk diye yazılır tutanaklara...
kan, damarlarda sıcak iklim olur,
ince mahçupluklar gülümser gözyaşında...
gül türküleri söyler muhabbet kuşları
aşk kadar yakıcı
ayrılık kadar katı...
ki,
ben denize ağıt yakıp
döktüm içimi...
yalnızlığım ne acı...
zoru seçtim yine ,
inançla
ve
aşkla
dediler...
"ne inatçı"
Ş E R E F İ N E
diye kadeh kaldıran
bir akşamcı ,yakar bu gece kandilleri
oysa,
"seviyorum "der gibiydi sevgilinin gözleri...
kirpiklerinden öyküler düşüverirken
bilmem kaç fersah çelik gibi yüreği
bir tenha gök misali,
bir bulutlu
bir bulutsuz...
ahh!
o gözleri ...........
ah!
o gözleri.... haylaz bir serçe gibi
bir çekingen,
bir cesur,
bir mutlu,
bir mutsuz,
hayatın külfetinden yılmış,
umutsuz...
düşündüm de sözlerini,
bilmem neyin uyumuydu yüreğinde aradığım,
sakın bırakma ellerimi,
sakın...
bilerek yanıldığım...
........................bilerek,
........................yanıldığım....
(
Sakın Bırakma Ellerimi başlıklı yazı
nebile-aydin tarafından
20.12.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.