Nasıl bir şey bu söz vermek. Söz namustur, bir de yerine getiremeyeceğin
şeyler için söz verme derler. Dürüst insanlar verdikleri sözlerinde duranlardır
diye de bilinir. Ha bir de söz ağızdan çıkar başka bir yerden çıkmaz diye de
söylerler...
Bizim toplumumuzda en çok söz veren kesim sanırım siyasetçilerdir. Benim bu
düşünceme bir çoklarınız katılırsınız büyük olasılıkla. Yalnız bir de şu gerçek
var, en çok söz verdikleri halde, sözlerini de yerine en az getiren yine
siyasetçilerdir... Toplumsal hafızamız gerçekten zayıf bizim Türk Milleti
olarak, bu da geçmişten dersler çıkarmamıza çok fazla olanak sağlamıyor. Zaman
zaman hataları tekrarlıyoruz... Bindokuzyüzellili yılları yaşayanlar bilirler
siyaset meydanlarında ''Yeter Söz Milletindir.'' diye de bir slogan herkesin
diline pelesenk olmuştu. Söz milletin cümlesi çoğu kere lafta kalıyor ve laf
ile de ne kaşar peyniri gemisi, ne de beyaz peynir gemisi yürümüyor. Meclise
gönderdiğimiz siyasetçilerimizin bazıları, her türlü yolsuzluk ve gayrı ciddi
işlere girebiliyorlar, tabi burada dürüst olanları tenzih ederek konuşuyoruz,
onlara bir lafımız yok...
Sözler kalbin aynasıdır, diye de bir şarkı vardı değil mi? Hah duyamadım,
gözler kalbin aynasıdır mı olacaktı? Haklısınız bir harf içinde birbirimizi
üzmeyelim canım. O zaman biz de şöyle deriz, gözler kalbin aynasıdır tamam ona
itirazımız yok, sözler de yüreğin aynasıdır... Söz bir Allah bir derler bazı
zaman insanlar birbirlerine bir şey için söz verirken...
Konuşurken ağzımızdan çıkan sözlere azami derecede dikkat göstereceğiz ki
insanların kalbini kırmayalım, arkadaşlıklarımızın, dostluklarımızın arasına
kara kediler girmesin. Bir de meşhur atalar sözüdür ''Büyük lokma ye büyük söz
söyleme.'' derler. Kişi her zaman beş düşünüp, on düşünüp, bir konuşmalı ki
karşısındakilere sözlerini dinletebilisin. Doğru sözlülük her zaman için iyi
bir karakter özelliğidir. ''Doğru söz yemin istemez.'' demiş bir düşünürde...
''Boğaz dokuz boğumdur.'' diye de güzel bir atasözümüz var. Ağzımızdan çıkacak
sözün tartılıp, ölçülüp öyle söylenmesini ne de güzel anlatır...
Büyüklerimizin sözünü dinlediğimiz zaman, çoğu kere bir çok hatanın da
kıyısından köşesinden döneriz. Hele hele de Rabbımız Allah'ın sözleri olan
Kur'anı da okuyup, özümseyip, emir ve yasaklarına uyduk mu dünya ve ahiret
saadetimizi de azami derecede temin etmiş olacağız. Bundan daha büyük de
mutluluk olur mu? Rabbımız Allah'a Kâlû Belâ'da söz verdik hepimiz ''Ben sizin
Rabbiniz değil miyim?'' dediği zaman Cenabı Allah bütün ruhlara, hepimiz hep
bir ağızdan ''Evet sen bizim Rabbimizsin'' dedik. O zaman kul olmanın bilincine
varıp, kula kulluğu bırakıp sadece Rahman'ın kulu olacağız söz verdiğimiz gibi.
Yüreğinizi sıcacık tutun her zaman. Hepinize en derin sevgi ve saygılar...