Şimdi
Bozlak bir türkü niyetiyle kıtlık kıran bir ahenkle dolanır dururum
Sessiz bir film fragmanı
Ölçüsüz bir tiyatral oyun
Finale bir adım kala
Kapattım perdeleri..
Şimdi
Gözlerimin retinasında vakitsiz bir ayin
Darağacına teğet geçen
Semaha duran bir figür balyoza sırt çevirmiş
Şirin aşkına meyleden dilsiz Ferhat.
Neydi flu bu hâl
İçimi çekilişinde zamansız kayan niyetsiz
Yıldızlar
Hüzzam bir inilti kavurur asumanı
Zifir gecelerde ay takatsiz kalıyor
Sırsız bir lisanı heceler
Çelimsiz yalnızlık
Acep vuslat mı beklenen?
Alev yüklü leblerde lâl sürülmüş lehçeler
Sürgün mü bulutlar
Zincire serpiştirilmiş telaşlı bir gri
Ey varımı uğruna yaktığım ülkü
İşveli nazarımda g'izim saklı
Yağdı sağanak denen ihtilal mil sürülmüş g'özüme
Sana sevdayı yazacaktım belki bin kelime
Parmaklarımdaki kan faslı hicrana besteler beni
Seraptı ömür süreci bitmeye sayıyor sayacı
Bir vaha vakti vakur bir zamanda uğra sin'ime
Hangi asaletin ruhusun sen ey elleri beyza
Nuray AYHAN...