İçerim yanıyor duramıyorum
Döktüm göz yaşımı göle ne çare
Yüreğim kanıyor saramıyorum
Büktüm düz boyunu güle ne çare
***
Bir vafasız aşka gönül verirken
Aslında yanıldım safa girerken!
Ateşlere düşüp tenim erirken
Yaktım düşlerimi küle ne çare
***
Nice miskin bildim zalim çıktılar
Sırtımı dönünce kurşun sıktılar
Yetmedi üstüne günlüm yıktılar
Çektim feryadımı dile ne çare!
***
Berit dağlarında kuzu otlattım
Yar geldi aklıma beyin çatlattım
Sitresli yorucu günler atlattım
Bıktım hayatımdan ele ne çare
***
Bilinen dertlere imkan sağladım
Vurdular sırtıma hergün ağladım
Tuna ırmağına nisbet çağladım
Aktım ummanlara çöle ne çare
***
Bir tutarsız sözle sofi kandırıp!
Dağlara kızarak sözü kondurup
Batıdan gelene yüzü döndürüp
Baktım sağ tarafa sola ne çare
***
Şahin in kavalı çalmaz denginde
Bağında toprağı kızıl renginde
Ah şu deli gönül kendi cenginde
Sıktım tatlı canı kele ne çare
Almanya
Ali-Şahin (Azizoğlu)