Mutluluk nedir anne?
Bal dökülen dillerin bana mutluluğu
anlatsın!
Anlatsın ki kalan ömür miadım
mutlulukla tanışsın!
Benim dünyamdan mutluluklar şatır bir
güvercin olup uçmuş çok uzaklara.
Erzak çantasını kaybetmiş seyyah misali
olmuşum çarnaçar.
Sevinmenin ne demek olduğunu unutalı
yıllar olmuş,
Muhammedi güllerim goncalarını açmıyor
artık.
Gül sevdalısı bülbüller bir hoş
şakımıyor
Gönül pınarlarım yazın temmuzunda buz
gibi berrak akmıyor
Ölesiye meftun olduğum o yar da beni
eskisi gibi sevmiyor
Yuvamın sıcaklığı bitmiş, yatağım buz
gibi
En leziz yemeklerimin tadı tuzu kaçmış,
Özgürlük simgesi bembeyaz güvercinlerim
kuluçkaya yatmıyor
Sevdalı gönlümün harareti geçmiyor anne
Mutluluk nedir anne?
Bir yerlerde satılıyor mu gidip alayım?
Mutlu insan nasıldır anne?
Anlat bana anne ne olur dilim damağım
kurumuş!
Mutsuz insanın suratındaki çizgiler
daha mı bir derin olur?
Hayata küsmüşlüğü ondan mıdır?
Kavurucu sıcaklarda meltemler bana doğru
esmez mi?
Bu üç günlük fani dünyada gülmek benim
de hakkım değil mi?
Canlı mahlûkatın en şereflisi olan
insan, niye bu kadar zalim olmuş?
Kimse muhabbet fedailiği yapmıyor.
Aşk ve sevdaların da içi boşalmış.
Kutsal değerler bile ayaklar altında,
Husumet, kin ve adavet ateşi ha bire
körükleniyor.
Kardeşlik ve insanlık kılıçları
paslanmış bilenmiyor.
Evlat babasına yabancı.baba ise
evladına.
Yalnız yaşamak moda olmuş sanki.
Kimse kimseye gülden ağır bir kelime
söyleyemiyor.
Çekirdeğin kabuğunu doldurmayan sebeplerden
dolayı,
En manidar küskünlükler en uzun firaklar
yaşanıyor.
Sevgi fidanları ekilmiyor.
Ekilse bile
can suları verilmiyor.
Asil ve yufka gönüller de özünden
uzaklaşmış.
Neşe ve üzüntüler artık paylaşılmıyor.
Gönül pınarları boşu boşuna
bulandırılıyor anne.
Mutlu insan nasıldır anne?
Yavaş yavaş anlat ve bende can
kulağıyla dinleyeyim!
Dinleyeyim ki, manevi yorgunluklarım belki
muhacir olur.
Tarifsiz yorgunluklarım var.
Ayakta durmakta zorlanıyorum.
Varlıklar içinde yoklukları yaşıyorum.
Tam kıvamında pişmiş en lezzetli
aşlarım, yavan geliyor bana sanki
İnce eleyip sık dokuduğum halde,
En son kelimeyi en başta söylemediğim
halde,
İnsanları aşk ve şevkle canı gönülden
muhabbetle kucakladığım halde,
Dostlarımın üzüntü ve neşesini
paylaştığım halde,
İki yakam bir araya gelmiyor anne.
Mutlu olmak için ne yapmak lazım?
Çok zengin olmak mı lazım?
Vurduğunu deviren bir babayiğit olmak
mı lazım?
Gönüllere girmek yerine gönülleri
yıkmak mı lazım?
Karanlık çıkmazlardayım anne.
Şaşırmış kalmışım.
Anne ne olur Allah peygamber aşkına
bana bir şeyler söyle!
Karanlıklarım aydınlansın gönlüm bir hoş olsun
Aaaah anneeeee aaaaah!
10/Ekim /2017