Ey ela gözlü sevdiğim, bir ricam var
senden!
Beni namertlerin köprülerinden
geçirtme!
Meftun olduğum nur cemalini, bana
döndürme!
Beni sana getiren yollarımın, loş
ışıklarını,
Bir sinirlilik anında, celallenip
söndürme!
Ey ela gözlü sevdiğim, bir ricam var
senden!
Beni yerden yere vur, ama bana darılıp küsme!
Beni gördüğünde alay edip, dudakların
büzme!
Varım yoğum neyim varsa, al hepsi senin
olsun!
Yeter ki bir inat uğruna beni yaşarken
üzme!
Ey ela gözlü sevdiğim, bir ricam var
senden!
Aşkın gurbet illerinde, beni bir başıma
bırakma!
İçi boş sevdaların kıvılcımlarıyla
aşkımı yakma!
Vuracaksan vur beni aşkın paslı
hançerleriyle,
Yeter ki celalli ve haşin bakışlarınla beni
vurma!
Ey ela gözlü sevdiğim, bir ricam var
senden!
Sana olan aşk ve sevdamı uğratma
dumura!
Apaydınlık dümdüz yollarımı çevirme
çamura!
Ağustos’un kavurucu sıcaklarında
tutarım,
Aşkın oruçlarını kalkmadan hiç sahura.
Ey ela gözlü sevdiğim, bir ricam var
senden!
Uzun kış gecelerinde şirin uykulara
bırakma hasret.
Bu kadar firak yeter diyorum ama sen
her daim diyorsun sabret!
Bu kadar naz ve cilvelerin küstürdü
beni bana,
Gün geçtikçe daralıyor ufkum köreliyor
bendeki basiret.
Ey ela gözlü sevdiğim, bir ricam var
senden!
İstemeden
yaptığım kabalıklarımı vurma yüzüme!
Aşkın akordunu yeni yaptırdım sevda
desenli sazıma.
Dokunursan ekmeği elinden alınmış çocuk
gibi ağlarım,
Hiç kimsenin suçu yok kainatın sahibi
Allah yazmış seni alın yazıma.
25/Ekim/2017