Ölümüne Sevdaydı
Ölümüne Sevdaydı
İki sevdalı yürektiler birbirlerine kenetlenmiş kalpleriyle
Sevgileri öyle yüceydi ki, öykülere konu olacak kadar
Gözgöze geldiğinde, içinin yağları erirdi bakışlarında
Leyla ile Mecnunun aşkları bile erişemezdi yanlarına
Kördüğümle bağlıydılar, ta ki o hasret haberi gelene kadar
Gurbet ayıracaktı, bu iki sedalıyı uğurlayacaktı belki de sonsuza dek
O son gece uyku girmedi gözlerine kızın, ayrılığın sancısı yurmuştu yüreğine sızım sısım sızlatıyordu, binlerce dikenini batırıp
Canını acıttıkça, yaşları süzülüyordu yastığına
Delikanlı ise kaderine sitem ediyordu, sesiz haykırışı içinde
Bir taraftan da sabah olmasın diye dua ediyordu
Sevdiğinin bekleyeceğini bilmesi biraz rahatlatıyordu içini
yine de huzursuzluk sarmıştı bütün benliğini, ya düşündüğü gibi çıkmaz sa, ya ellere verirlerse sevdiği, allak bullaktı düşünceleri
Çünkü babasına güvenmiyordu sevdiğinin para göz adamın biriydi
Bir an önce gisin kurtulayım der gibiydi sanki
Ah bu garibanlık yok mu ayıracaktı iki sevdalıyı birbirinden
Delikanlı hen öksüz hem yetimdi, akrabaları bile sahip çıkmıyordu
Çaresizlik boynunu büktürmüştü, mecbur kalmıştı gurbete gitmeye
Elinde avucunda sadece eski dökük babadan kalma evinden başka birşey yoktu, ve bir fırsat doğmuştu önünde gitmeliydi
Arzularına kavuşmak için buna mecburdu
Sabah sevdiği gizli saklı gözetiyordu gidişini, veda bile edemezken
Nasıl dayanacaktı, nasıl katlanacaktı yokluğuna, bir dafa sarılsaydı
sımsıkı kokusunu içine çekip, dünyalar onun olcaktı
Gözlerinde yaşlar buğulanmıştı soğuk camlardaki buharlar gibi
Uzun uzun baktı arkasında, nereden bilecekti ki son bakışları olduğunu, git sevdiğim bana çabuk dön der gibiydi dilleri
Aradan fazla zaman geçmedi, kızın babası pilanını çoktan hazırlamıştı, kızını ağbisinin oğluna vermişti bile mal mülk dışarı gitmesin diye, yanına çağırdı kızını ve anlattı
Beyninden vurulmuşa döndü kız itiraz etmek mümkün mü ?
Sanki zindana döndü her yer hayatı karardı bir an da
Umudu kalmamıştı yarınlarında, boyun eğmeliydi kaderine
Mektup yazıp gönderdi sevdiğine, gurbet ellerinde perişan oldu
Yaşama tutunacak dalı kırılmıştı, hayatının anlamı yok oldu birden
Çalıştığı inşatın en son katından salıverdi kendisini boşluğa
Acı haber geldiğinde, düğünü oluyordu sevdalısının
Mal mülk hırs yok etmişti ölümsüz sevdayı, koparmıştı dalından
Böyle kalpten sevenlerin ayrılışı, ne ilk ne son olacaktı toplumda
Ölümüne sevdalar, can almaya devam ettikçe bitmeyecekti
Nesrin Önem
30 10 2017
Tekirdağ
Yaşanmış bir sevda öyküsü
(
Ölümüne Sevdaydı başlıklı yazı
sahrayeli tarafından
30.10.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.