Ey canımın canı ey benim yalancı cennetim,
Celalli ve haşin bakışlarla, sevdalı
yüreğimi parçalama!
Sana olan aşk ve sevdamı bir hiç uğruna
boşu boşuna paralama!
Vuracaksan vur beni aşkın yeni bilenmiş
kılıcıyla,
Ama yeter ki sevda meclislerinde sevdalıların
önünde beni karalama.
Ey canımın canı ey benim yalancı cennetim,
Kuru ekmeğe talim ettir beni, ama küstürme
beni bana!
Tarifsiz sancıları girdirme sana
deliler gibi meftun bu cana!
Dünya şiir yarışmalarına girersem birinci
gelirim belki,
Teması olacak şiirimin, ha bire yeşeren
aşk ve sevdadan yana.
Ey canımın canı ey benim yalancı cennetim,
Bir gün aniden bırakıp gidersen beni
hal ve ahvalim nice olur?
Mutlu yuvamın vazosuna Muhammedi gül
yerine çalı çırpı konulur.
Şaşırırım kıblemi her yol karanlık
çıkmaz olur benim için,
Can sularını birlikte verdiğimiz rengârenk
güllerimiz bir anda kurur.
Ey canımın canı ey benim yalancı cennetim,
Yağsız tuzsuz yavan gelir sanki bana en
zengin sofraların taamları
Okunma rekorları kıran şiirlerimin
senden geliyordu ilhamları.
Hasret kalırım mutluğa ne yaparsam
yapayım mutlu olamam
Zalim kör şeytan ha bire sokar sevda
abidesi yufka gönlüme evhamları.
Ey canımın canı ey benim yalancı cennetim,
En şatafatlı saraylarda bile oturmak
senle oturmanın aşk ve şevkini vermez
Zemheri soğuklarında bile elinin dokunduğu
hiçbir çiçeğim solmaz.
Nisan yağmurları gibi bereketlenir
bulunduğun her mekân,
Sen olmazsan kilolarca külçe altınlar
bile verilse gönlümdeki yerin dolmaz.
Ey canımın canı ey benim yalancı cennetim,
Sana bir şey olursa, günah olduğu halde,
isyan eder, ağlarım iki gözden iki çeşme
Ne olur ne yaparsan yap firakın en
ateşten gömleğini bana giydirme.
Bu üç günlük fani dünya hayatındaki
ömür miadımı yaşarken,
El alemi bana güldürüp beni bana muhacir
ettirip hayatımdan bezdirme.
10/Kasım/2017