Yel süpürdü düşlerimi
Ondadır boynu büküklüğüm
Senden sonra gurbet yaşadım içimde
Ne güldüğümü hatırlıyorum
Ne de ciğerlerimi patlatırcasına ağladığımı
Bir yanım hasret eskitti
Bir yanım sancısını süpürdü sensizliğin
Bir yanım ten kuruttu
Bir yanım kan güttü olmadığın zamana
Kar yağdı ümitlerime
Ondan geliyor soğukluğum
Senden sonra sürgün oldum bedenime
Yaşamla ölüm arası bir çizgideyim sanki
Ruhumu karanlığına gömdüm yarınları
Bir yanım buz keserken
Bir yanım mahşer yangını sensizliğin
Bir yanım kahkahalar atarken
Bir yanım hüzünler deryası
Hüzzam tünedi tebessümlerime
Ondan öyle hicran doluyum
Senden sonra hep acısını arakladım dünyanın
Saadet’imin can teline dokundu bütün arşeler
Kürdilinin orada Hicaz’ın makamında gezindi ağlamalarım
Bir yanım sek içerken zemheri ayazını
Bir yanım bütün can kırıklarını tokuşturdu geceye
Bir yanım şafağı beklerken
Bir yanım vaz geçti tüm isteklerimden
Hayat kırdı bütün şevkimi
Ondandır candan vaz geçmişliğim
NİLÜFER SARP.
15.OCAK. 2018