AŞKLA SOHBET ETSEYDİM
Aşkla sohbet etsek gönül dağında,
Derinden ah çeker vadi inlerdi.
Sanırdım kavrulmuş çöl sıcağında,
Cefakar az derdi sahra dinlerdi.
Derdi ki; nerede bağrı yanıklar,
Aşk uğruna dama düşen sanıklar.
Bir ömür deminde aşka kanıklar,
Yare sadakatle ömür sürerdi.
Derdi; hilal kaşa yazıldı ferman
Şirinice tükenir Ferhat da derman
Gül yâri saklasa dağdaki orman
Baltasını kapıp yola düşerdi.
Derdi; aşıklara çimenlik seyran,
Huzurlu hanede sürurlu devran
Bak da gör dilara kalırsın hayran
Cefayla sefayı yaşar giderdi.
Derdi; faniliğin aşkından geçin,
Bekada yar olan Refika seçin.
Koluna girmeyin kavranmaz hiçin,
Önce eğlendirip sonra üzerdi.
Derdi; gökte kaldı gülperi canan,
Leyla ve Mecnunun yadıyla yanan.
Mihmandar dilinden sözlere kanan.
Cefa yokuşunda izler sürerdi.
Derdi; sanal yolda sevgili seçen,
Cana tak edince eşinden geçen.
Zar ile kahredip evinden göçen,
Başka ufuklara yelken açardı.
Derdi; aşkın kelamını dinleyin,
Gönül ateşinde pişip inleyin.
Taptuk dergahında Yunus izleyin,
Dervişhan aşk ile zikre dalardı.
Mehmet Demirel