Yedi yirmi dört her gün kapılarımız açık
Dostluk meramımızdır edebiyatevi’nde
Yolu düşenler uğrar boşsak neşemiz kaçık
Kayıp dramımızdır edebiyatevi’nde
Bir şiir servis etsem yorum sunsam sizlere
Üstüne beğeniyle davet salsam bizlere
Basları terk eyleyip dokunmasak tizlere
Tebrik ikramımızdır edebiyatevi’nde
Heceyle aranız yok ise
Buyrunuz serbestimizi tadın bir de
Yanında zengin imgelerimizle
Acılı, tatlı
Bol göz yaşı, çokçana tebessüm
Ne alırdınız Sayın Üyemiz?
Ne alırdınız Sayın Ziyaretçimiz?
Memlekete midir hasretiniz?
Gurbet ellerden mi avdet edeceksiniz?
Konya’mız var, Adana’mız, Nevşehir’imiz var
İlaveten yetmiş küsür daha kentimiz emrinizdedir
Hele İstanbul’lu İzmir’li mısralarımız
Doyumsuz nefasettedir
Pardon pardon, bir bütün olarak Türkiye’m mi?
Şehitlik, vatan, ordu kahramanlık diyem mi?
Al beyaz fistanımı tüm ruhuma giyem mi?
“Zafer” bayramımızdır edebiyatevi’nde
Garba da selam veririz şarka da
Niyet sanat olunca tanımayız sınır
Ödün vermesek de lisanımızdan
Eyvallah yaygın Latince’ye de
Lâkin olmaz ise olmazımızdır niyet
Sui’si var salihi var
Ena’sı var halisi var
Ardı var iyisi var
İlk varlara çok yüksektir fiyatlarımız
Zinhar ödeyemezler hesabı
Uslanmazlar ise bir iki şamarla
Sürgünle eveririz
Amma ikinci varlara
Sudan ucuzdur her sayfamız
Bila
bedeldir her çeşnimiz
Tıka basa ye iç bitmez
Eskiyen lezzetlere
Her gün yeni bir tat ekleriz
Yeme de yanında yat misali
Alt üst sağ sol girip çık her yer özgürce senin
Erdemlerin kabuldür ilgilendirmez tenin
Güzelliğe doyarsın bozuk değilse genin
Kem göz haramımızdır edebiyatevi'nde
Asıl sahibi Allah korkusudur Huzur Pastanemizin
Onsuz masaya oturmaz
Onsuz masadan kalkmayız
Onsuz menümüz yoktur
O yazar, O çizer, O karar
O emreder
Bizi vesile kılar
Nimet gani gani isteyene
İstemesini bilene
Halil İbrahim sofrasıdır maşallah
Giriş katımızın hikayeleri
Yan odamızın makaleleri
Bahçemizin denemeleri
Meydanımızın kürsüleri
MCU