Avrupa Birliği ki ne büyük, ne muhteşem
bir birlik olduğunu, ne büyük işler yaptıklarını, Sam Amca ile mücadelelerini
hepimiz biliyoruz. Her ne kadar Avrupa Birliği Ülkeleri arasında ve güzel
yurdum Türkiye arasında suçluların iadesi anlaşması olsa da yine de zaman zaman
suçlular iade edilmeyip iadeli taahhütlü olarak başka ülkelere postalanmak da
bunun ile de gurur duyulmaktadır. Kırmızı bülten ile aransa bile suçlular, bültenin
kırmızısı olmaz, Ayten ile Nurten'in bile kırmızısı yok kaldı ki demişlerdir...
Kırmızı Bülten den daha da koyu bordo
bülten ile aranan iki kartal, dört akbaba, beş de karganın ise en yakın zamanda
Türkiye'ye iade edileceği Çek ya! Hükumeti tarafından tarafımıza
bildirilmiştir... Çek ya işte bunlar diyen devlet bakanlarımızdan birisi ''Biz
kuşları ne yapalım bize vereceklerse teröristleri versinler ipe un seriyorlar
sersinler bakalım sersinler'' demiştir. Serdikleri zaten belli ... Bu arada
devlet bakanlarımızdan birisi ''Şimdi onların ne ipleri ne de unları vardır en
iyisi mi biz onlara hem ip hem de un gönderiyoruz acil olarak.'' demiştir...
Çek ya'nın Çek asıllı devlet
bakanlarından birisi de basına yaptığı açıklamada ''Bizden Türkiye'nin istediği
terörist başı bir kişi oysa biz Türklere iki kartal, dört akbaba ve beş de
karga vererek, iade edeceklerimizin sayısını on bir adete çıkartıyoruz. Nasıl
dünya beşten büyükse, onbir de bir den çok büyüktür. Türk yetkililerin bunu göz
önünde bulundurması gerekir.'' diye konuşmuştur...
Türk gazetecilerden birisinin Çek ya'lı
bakana '' Siz yalı kazığı mısınız? Terörist başını bırakmak için ne kadar para
aldınız örgütten acaba?'' diye sorduğu soru üzerine, şartelleri atan, tansiyonu
yükselen, kalbi sıkışan, gaz çıkaran bakan bey ''Ne parası biz de para geçmez,
paranın lafı bile olmaz aramızda, beşyüz mily... beşyüz mil uçuş milleri varmış
onu bizim devletin hesabına yüklediler kredi kartından yoksa başka bir şey yok.
Ağzımdan laf alamazsınız ha!'' demiştir...
İade edilecek olan iki kartal, dört
akbaba, beş karganın Türkiye'ye iade edilmesi için Türkiye'nin Çek ya'ya nota
vermediği hatta ağzını bile açmadığı, sadece ve sadece bir teröristi istediği,
ancak Çek ya'nın teröristi tutuklamasına rağmen sonra serbest bıraktığı, bir
yetkilinin de ''Biz onu nasıl tutuklarız sonra Amcamız kızar kulağımızı çeker,
bize de bir kuruş kredi vermez, amca dediysek öyle alelade bir amca değil bu
Sam Amca Sam Amca'' dediği belirtilmiştir...
Gelelim kırmızı bülten meselesine
yine... Kırmızı bülteninde çeşitleri var bilirsiniz... Açık kırmızı bülten,
pembe bülten (Sanırım bu nonoşlar için) bordo bülten... Çek ya birader,
kardeşim, sana sesleniyorum ''Kırmızı bültene bile gerek yok her taraf
akıttıkları kanlardan kırmızı zaten. Daha kaç kişinin ölmesi lazım ki
teröristlerin tutuklanması için.'' Ev de göz hapsine alacaklarmış doğru ise...
Evin bahçe kapısından dışarı çıkamayacakmış. Bahçe de çimenleri sulayabilir
imiş bir tek... En iyisi Çek ya'ya nota vermekti, onu da vermişler... Çekler de
notaları almış. ''Bu notalar bize sökmez, sınırımız bile yok Türkiye ile ancak
şarkı yaparız bu notalardan.'' deyip kuşları en kısa zamanda iade edeceklerini
yemin billahi edip Türk makamlarına bildirmişlerdir... Hatta bir Çek ya'lı
yetkili ''Ünlü bestecimiz Dvorjak yaşasaydı bu notalardan muhteşem bir beste
çıkartırdı billahi.'' diyerek noktayı koymuştur...