Daha önce kuruşlar üzerine bir yazı
kaleme almıştım, yine hatırlatmak da fayda var. Bütün büyük marketlerde
küsuratlı fiyatlar var, yani küsuratı bir kuruşlar ile ifade edilen. Oysa bir
kuruşun sadece piyasada adı var, dilenciye bile versen almıyor, ancak sana
küfrediyor. Örnek mi istiyorsunuz dolu...
İşte size bir dolu örnek. Çikolata 56 kuruş, başka marka çikolata 98 kuruş,
diğer bir mal 1.46 kuruş. Bu bir kuruşlar haksız yere o müessesenin kasasına
girmektedir. Bütün tüketicilerimizin şiddetle buna itiraz etmesi lazım.
Milyonlarca kişi hergün bu marketlerden alışveriş yapmaktadır. Bu paralar
haksız yere o müessesenin kasasına girdiği için, kaydı da olmadığından
halihazırda vergi de kaçırılmış olmaktadır. Piyasada normalde bir kuruşa
satılan hiç bir mal yoktur...
Buna benzer fiyatlandırmalar büyük
rakamlı alış verişlerde de yapılmaktadır. Bin liralık malın üstüne 999.00 Türk
lirası yazılmakta. Yüz liralık bir mala 99.90 Türk lirası yazılmakta ve müşteri
psikolojik olarak etkilenmek istenmektedir. O bir kuruşa ya da on kuruşa
sanırım kuruluşların ihtiyacı yoktur. Böyle bir fiyatlandırmaya da gerek yoktur
kanımca...
Bir diğer konu emekli olup da devlet bankalarından banka kartı ile maaşlarını
çekenlerin durumudur. Her maaş çekişte, küsurat liralar bankanın portföyünde
bir ay kalmaktadır. Bir ay boyunca, bir kişinin yedi sekiz lirası önemli
değilsede, bu rakamı yedi sekiz milyon emeklinin maaşı ile çarptığınızda büyük
yekün tutmaktadır. Bildiğim kadarı ile paranın üstünü kuruşuna kadar veren
bankamatiğe sahip bankalarda vardır. Emekli maaşı veren bankalarda makinelerini
bu şekilde ayarlayabilirler, çok da zor olmasa gerek. Sevgi ve saygılarımla...