Aşk perisi bir dala
oturmuş
Yoldan gecen genç kıza okunu saplamış
Bunun kısmetti bu yoldan
gecen ilk erkek olsun demiş
yüzünü görünce bu çirkinlikle bu kızı kimse almaz ya diyede iç geçirmiş..
Beyaz at üstünde saçları
dalga dalga
Gözlerinde bahar rüzgarı
olan
Yakışıklı bir prens geçmiş
yoldan
Öyle hızlı sürüyormuş ki attı
Çamura basan at Çamuru
kızın yüzüne sıçratmış
Yüzü çamur içinde kalan
kız
Dereye koşmuş ,yüzünü yıkamak için suya eğilmiş
Suda yüzünü gördüğünde
Allahım çamur kalsa da yüzümde çirkinliğim gözükmese demiş
Atı susayan yakışıklı
mola vermiş kızın baş ucunda
Umursamadan bakmış yüzü Çamur olmuş kıza
Kız başını
Çirkinliğinden utanmış
besbelli
At suyunu içmiş tam
dönecek
Bir yılan atı
korkutmuş şahlanmış at üstünde yakışıklı
Atmış üstünden derenin
kıyısındaki Çamur deryasına yakışıklı prensi
Yakışıklının her tarafı çamur yüzü kapkara
Kız gülmeye başlamış
kahkahalarla
sinirlenen yakışıklı neden
diye sormuş... neden gülüyorsun ‘ EY çirkin kız’
Kız kalk gel demiş
yakışıklıya bak şu suya
Yakışıklı sıkın öfkeli
kalkmış çamur harmanından eğilmiş suya
Nerede kalmış yakışıklılık ....yüzü karadan kara
Kız gülüyormuş hala
Ben nasılsa Çirkindim çamur bir şey yapmadı örtü Çirkinliğimi
Ama senin dünya
güzeliydin bak bir çamur ne hale koydu seni
Ne farkımız var şimdi
Yakışıklı uzun uzun bakmış
suya yürek aynıymış yüzde çamur olsa da
Kahkahayı basmış
Ey çirkinim demiş belli ki
için yüzünden aydın
Ve belli ki
Sen benim kısmetimsin
Uzatmış elini kıza ve
ömür boyu Çamursuz bakmış kızın yüzüne
SİLGİSİZCE