Gölgesi düşer şehrin sabahına
Bir gölge ki güneşi boğsa gerek
Şehir bürünmüş matem siyahına
Omzunda binlerce sal kabre gidiyor yürüyerek
Uyanmak geceye, kaderin kendisi
Elinde fenerle dolaşıyor ölüler efendisi
Sokak lambaları dayanamamış kaldırımların ahına
Ayak sesleri aydınlatıyor, fildişi hayaletten bir direk
Kuytularda patlıyor ara ara kurtuluş
Pazar tezgahlarında ölüm üç beş kuruş
Sular efkarlanmış, asırlık taşın eyvahına
Geçerken üstünden top top binlerce engerek
Lapa lapa iman yağarken çatılarına evlerin
Kurşun zikirlerle örülü hanelerde, huşu derin
Bir Bilge namaz kıldırırken şehrin ervahına
Ne çıkar gezse de sokaklarda bin bir başlı köpek
Leylası doğarken sonunda çölün ufkunda
Kabuslar pul pul dökülüp can verdi uykunda
Köprün, nehrin, tepen ve en kılcal kuytun vardı dergahına
Ba'su bade'l-mevt için yetti bir nefeste hu demek
Mehmet Şahan
(
Saraylı Ölüm başlıklı yazı
Şahan tarafından
16.11.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.