Ey gül!
Gül hadi!
Sen bülbüle.
Bülbül harap oldu,
Hep sen diye.
Ey Gül Muhammed Mustafa!
Gül, ümmet-i bülbüle!
Gül Muhammed şefaatinle!
Gül, ümmet-i bülbüle!
Bülbül tutulmuştur güle,
Uyku girmez gözlerine,
Seher vakti nöbetlerde,
O güzel sesi ile,
Verir âlemlere neşe.
Ey Gül Muhammed Mustafa!
Gül, ümmet-i bülbüle!
Gül Muhammed şefaatinle!
Gül, ümmet-i bülbüle!
Yağmur yüklü bulutlar,
Ve o güzelim rüzgarlar,
Bir de o, o topraklar…
Hayran kaldı bu aşka,
Bülbülün sevdası bir başka.
Ey Gül Muhammed Mustafa!
Gül, ümmet-i bülbüle!
Gül Muhammed şefaatinle!
Gül, ümmet-i bülbüle!
Bülbülün dilinde hoş nağmeler,
Aşk kokan o dizeler,
Âşık bülbül hep gül ile,
Bülbüle hasret tüm sevenler,
Arşa çıkar bu özlemler.
Ey Gül Muhammed Mustafa!
Gül, ümmet-i bülbüle!
Gül Muhammed şefaatinle!
Gül, ümmet-i bülbüle!
Bu firakı taşıyamaz.
Gözlerinde yaş kalmaz,
Bülbül gülden ayrı olmaz,
Yürek buna dayanamaz,
Bülbül gülsüz yaşayamaz!
Ey Gül Muhammed Mustafa!
Gül, ümmet-i bülbüle!
Gül Muhammed şefaatinle!
Gül, ümmet-i bülbüle!
Şâir’ül İslâm Yûnus Kokan