ahh asudem ahh hanımeli kokulum;
Biliyorum sen bana çok kızdın verdiğim sözü tutmadım diye... ama tutum be asudem hemde tam kırk bir yıl...ciğerim alev alev yandı.. yüreğim kim bilir kaç kez durdu çalıştı... ben benlikten çıkıp bir bedende ruhsuz kaldım da yinede sana verdiğim sözden dönmedim...dönmezdim de ...seni üzmektense şu on parmağımı tek tek kırardım da...şu dünyadan göç eylemeden hala seni unutamadığımı hala seni ne kadar çok sevdiğimi bil istedim.biliyorum o gün son kez bakıp gözlerime buradan ya sen gitmelisin ya ben artık aynı yerde yaşamak doğru olmaz dediğinde sana bir söz vermiştim o gün orada yüreğimde ne varsa gömeceği me ve bir daha tek kelam etmeyeceğime yeter ki aynı mahalle de aynı havayı soluyalım demiştim zor bela seni ikna etmiştim.... o günden sonra sana tek kelime ne yazdım ne söyledim... defalarca yan yana geldik tek bir kez gözlerine baktı mı hadi söyle... içimdeki bu yangını kendime bile bir daha söylemedim söylerken biri duyar diye.. söylerim de içimde gömülen duygular yeniden gün yüzüne çıkmak ister diye... şimdi göz yaşlarıyla okuyorsun bu satırlarımı ve bunca sene sonra neden bunları söylüyorsun madem be adam diyorsun...
Ahhh asudem , ahh kalp yangınım, ah hanımeli kokulum.......
Demezdim vallahide billahi de demezdim.... senin beni bir saniye bile unutmadığını bildiğim halde yinede demezdim... ne zaman kapının önünden geçsem tülün ardında senin olduğunu bilsem de demezdim... o penceredeki sardunyaları ben sevdiğim için hala orada tutuğunu bildiğim halde demezdim, o benim sevdiğim puantiye li mavi elbiseni giyip ,sahilde buluştuğumuz banka arada gidip oturup martılara simit atığını bildiğim halde demezdim.... küçük kızına elvan adını koyduğun gün çok yutkundum be asudem gelip her ne olduysa oldu sensiz bir gün daha istemiyorum deyip elini tutup buralardan gitmeyi düşündüğüm gün kendimi zor tutuğum o gün bile demediysem daha da demezdim ama gel gör... ki.... hayat tek bir şeyi bana çok gördü ... yaşamaksa yaşadım say kırk bir sene aldığın her nefeste benimle aynı havayı soluduğun için şükretimde yaşadım...seni terk edip gideceğim hiç aklıma gelmemişti....
Asudem ben bu dünyada günleri sayılı bir yolcuyum artık ... bilirim ki ben gittiğim de bir an önce yanıma gelmek için dua edeceksin....ve yine bilirim ki sessiz bir acı yaşamak acıların en büyüğüdür..sevgini gizlediğin gibi acını da gizlemek zorunda kalacaksın.... hanımeli kokulum...yanıma gelmek için acele etme ben seni orada da sessiz sedasız beklerim.... ben sana hiç seni seviyorum demedim ama sen bunu hep bildin... sende bana demedin ama bende bundan emindim... bazen konuşmak gerekmez be yeşil gözlüm....ama yinede bil ki .....ben hanımelinin kokusunu bir tek sende sevdim...
Asudem şimdi bu satırlarımı okuyorsan sardunya saksılarının altına hala bakıyorsun demektir...
Sadece satırlarıma son veriyorum sevgim hep bakidir...
kemal
NOT: asudenin cevabı yarın gelecektir....
silgisizce arkası yarın mektuplar