ÇARŞAMBA GÜZELLEMESİ
Çarşamba bir ova toprağı kutsal,
Didarı bir başka bu Çarşamba’nın!
Bazen asabidir, bazen de uysal,
Esrarı bir başka bu Çarşamba’nın!
Köprüden bakarsan hoştur, şirindir;
Irmağın yatağı pek de derindir;
Kışı ılımandır, yazı serindir;
Baharı bir başka bu Çarşamba’nın!
Gururla beklenir asker yaftası,
Kesimle ölçülür toprak paftası,
Çarşamba gününe gelir haftası,
Pazarı bir başka bu Çarşamba’nın!
Toprak bereketli ne diksen biter;
Helaldir köylünün alnındaki ter;
Sebzesi meyvesi ülkeye yeter;
Pancarı bir başka bu Çarşamba’nın!
Karpuzu bir başka, kavunu başka;
Kavrulmuş mısırdandır unu başka;
Danası, ineği, tosunu başka;
Davarı bir başka bu Çarşamba’nın!
Bereket fışkırır kara toprakta;
Yeşilin her tonu mevcut yaprakta;
Su çimen içinde nazlı akmakta;
Pınarı bir başka bu Çarşamba’nın!
Delikanlı, kalıverse de zorda,
Haşa, saygılıdır hepsi huzurda;
Namus, kan davası, can yakar burda;
Nazarı bir başka bu Çarşamba’nın!
Her gün anlatsa da cami de vaiz,
Bu kentte en büyük hastalık faiz;
İki as, papazdan bekliyor sürpriz;
Kumarı bir başka bu Çarşamba’nın!
Şehrin ortasından akıyor ırmak;
Adettendir yolda hal hatır sormak;
Cahil cesareti insanı vurmak;
Umarı bir başka bu Çarşamba’nın!
Sekiz köşe kasket dolaşır başta,
Basık ayakkabı giyer her yaşta.
Kot pantolon, yelek, gezinir taşta;
Efkarı bir başka bu Çarşamba’nın!
Silaha merakı bir başka boyut;
Batı yakasında binlerce konut;
Doğu yakasında iş yeri mevcut;
Tüccarı bir başka bu Çarşamba’nın!
Sokakları kısa, caddesi dardır;
Evine geç gelen işitir dırdır;
Kendisine özgü bir dili vardır;
Kibarı bir başka bu Çarşamba’nın!
Yeşilırmak ağzı bataklık delta
Aşk için köprüde atılır volta
Bu işin günahı var desin softa
Bekârı bir başka bu Çarşamba’nın
Kimi Karikatür ve resim çizer,
Kimi Rapsodiyle köprüde gezer,
Coşari sevgiyi şiirde sezer,
Yazarı bir başka bu Çarşamba’nın!
İbrahim COŞAR