Her ne kadar öldürücü olmasa da bulaşıcı bir hastalık olan Selfie Çekmek
günden güne toplumda yayılıyor. Bu sebep ile biz de Selfie Çekme Hastalarını
Tedavi Merkezi adlı yerimizde bu arkadaşları tedavi etmeye çalışacağız...
Gelelim tedavimizin nasıl yapılacağı, nasıl bu işi yürüteceğiz meselesine...
Hastalarımız ilk önce merkezimize girerken cep telefonlarını bir poşete koyup,
sepetimize bırakıyorlar. Bir çok hastamız bu vedalaşmayı hemen gerçekleştiremiyor
tabi ki bağımlı olduğundan. Psikologlarımız devreye girerek hastaları ikna
ediyor ve ellerinden cep telefonlarını güzellikle alıyorlar... Çoğu zaman cep
telefonlarının arkalarından hüngür hüngür ağlayanlar da oluyor...
Daha sonra hastalarımızla oynayacağımız bir oyunumuz var. Oyunun adı ''Selfie
Çeken Adam Taklidi'' adından da anlaşılacağı gibi, selfie çekiyormuş gibi
yapıyoruz, elimizdeki telefonlar daha önce alındığı için, çekemiyoruz,
çekiyormuş gibi yapıyoruz, yaptırıyoruz hastalarımıza...
Bir sonra ki aşamada cep telefonlarından ayrılmayı bir türlü hazmedemeyen
arkadaşlarımız olursa, önce ikna elemanlarımız, onları artık cep telefonları
ile teşriki mesailerinin bittiğini sade bir dil ile anlatıyor. Yok olmadı daha
önce selfie çekerken başına kaza gelen insanların hikayelerini anlatıyoruz. O
da olmadı mı ''Kulağını çekerim ya da tek ayak üstünde durdururum seni.'' diye
tehdit ediyor yıldırmaya çalışıyoruz...
Selfie Hastaları telefonları elinden alındığı zaman, ilk önce büyük bir şoka
giriyorlar. Günün 24 saatinin otuz saatini selfie çekmek ile geçirdiklerinden,
elinden bebeği ya da oyuncak tabancası alınmış çocuk gibi hüzne boğuluyorlar...
İlk gün ve ikinci gün merkezde uyku uyuyamadıkları, durmadan cep telefonu
aradıkları oluyor. Hatta merkezimizden kaçıp ucuza ikinci el telefon alıp,
önüne her gelen ile selfie çekmeye çalışanlar bile oluyor, dayanamıyorlar mı ne
cep telefonsuz yaşamaya...
Kimi hastamız uzun bir tedavi sürecinden sonra, kimisi de bir iki seansta
kurtuluyor bu selfie çekme hastalığından. Bulaşıcı olduğu da söyleniyor bu
selfie çekme hastalığının. Babadan, anneden oğluna, kızına, kardeşine ve
bilumum akrabalarına da geçebildiği bilinen bir gerçek. Hatta apartmanlarda
komşulardan komşulara geçtiği de söylenip duruyor... Tedavi Merkezimiz 7/24 iş
başında, bekliyoruz hastalarımızı...