Üstadım, Can Ustam, bitti tüm sınav,
Aşk-ı muhabbetle kapına geldim.
Nefsimmiş şeytâna heyhat! olan av,
Bir ince sırmış ki; devranda, bildim...........Beyazî

Hoş geldin ser vezir öz içre özüm,
Gelişinde mutlak huzuru buldum.
Seninle canlanır şâd olur sözüm,
Yokluğunda dertle leba leb doldum.........Makberî

Özledim hâsbıhâl etmeyi senle,
Sözlerle Ukba´yı tutmayı senle,
Haksızı yar´lardan atmayı senle,
Lâl oldum kaç zaman, yurdumda soldum......Beyazî

Hâsb-i hâl eylemek elbette seza,
Ondan ayrı kalmak şüphesiz ceza,
istemem sinene değmesin eza,
Ser-i vezirimsin seninle güldüm................Makberî

Ne yapsın yüreğim, söyle Can ede´m,
Her yanda canavar, ne yana gidem,
Kuyruklu, kuyruksuz; palavra, n´edem ?
Böyle hengâmede, saç başı yoldum...........Beyazî

Dilinde tevhidin her anda hazır,
Seninle şâd olur yazılan nesir,
Ben hünkar olayım sen kutlu vezir,
Bende senin gibi elbette kuldum...............Makberî

Sen-ben´ken, bir ordu olalım dedim,
Dâhi Bin´den BİR´i bulalım dedim,
Tevhidin sırrıyla dolalım dedim...
Bir âşk ki yakarken savrulan küldüm............Beyazî

O âşk ki her daim olmalı özde,
Yakarken haz verir insanı közde,
Aldanma dünyaya aldatır gözde,
Bunu düşününce efkâra daldım..................Makberî

Dünyanın aldatan gördük yüzünü,
Yokuş eyler imiş, yolda düzünü,
Dermanı okumak, Hakk´ın cüzünü,
İkra´yı dilimden özüme saldım..................Beyazî

Bilirim özünde saklı gizini,
Yoklarsın her vakit mürşit izini,
Bu yüzden çekerim onca nazını,
Her nefes derdini hu ile dildim.................Makberî

Duâna ekli ya bu garib sabi,
Gözleri hamd ile yaşarır tabi,
Kur´an Sünnet icma kıyasa tâbi
Halık´ın yolunda bir açmaz Güldüm............Beyazî

Duamda fikrimde elbette sensin,
Şükür denizinde çilen tükensin,
Kur'an Sünnet için çile çekensin,
Hakk’a tabi olan bükük bir beldim .............Makberî

lisanı gül ile, dertleştik gece,
Muradlar kağıtta bak hece hece,
Kimisi âşikar, kimi bilmece..
Düğümler çözmeye şakıyan dil´dim...........Beyazî

Dert odur dermanı arar zamansız,
Bakarsın dermanı gelir gümansız,
Kırık bir gemide kaldım dümensiz,
Nefsin zincirinden kurtulan seldim.............Makberî

Huzur deryasında küçük limandım,
ne zaman daralsam Rabbimi andım,
Kadere amenna şeksiz inandım,
Medet çığlığıyla çırpınan Hâldim..................Beyazî

Can canı bilirse özden içeri,
Onunla şenlenir gözünün feri,
Vefanın nerdedir gizlenen yeri,
Ben ki meçhulere savrulan yeldim..............Makberî

Vefâ ki Beyazî´n gönlüymüş ede;
Meçhuller yok eden, bir kutlu dide,
Nankörce dönene gizliymiş sade...
Ve gizli olanı, ortadan böldüm...................Beyazî

Vefadır insana yakışan elbet,
Hiç vefadan cana olur mu külfet,
Hey Makberi sana yakışan Vahdet,
Ben ki bu aşk ile yaşarken öldüm..............Makberî


Makberî – Ahmet Akkoyun…..01:14 01.02.2010
Beyazî / Siyahdaki Beyaz
( Hasbi Hal Makberî Bayazî başlıklı yazı Ahmet Akkoyun tarafından 12.02.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu