Gözler tanık değildir çatık olan bir kaşa,
Boştur hapishanesi, olmaz kavga- kargaşa.
Huzur yelleri eser ülkenin bu ilinde
Soğan yesen bal olur Artvin terminalinde.
Mesire yerlerinde yenir döneri, cağı
Bağında ayva- narı, yaylasında kaymağı
İhtiyarların bile ağrı olmaz belinde,
Yöre halkı bell’olur Artvin terminalinde.
Yeşilin kırk tonuyla kamaşır gözleriniz,
Güler bir ömür boyu, gülmeyen yüzleriniz
Bu cennet memleketi siz de görün gelin de
Kim görürse del’ olur Artvin terminalinde.
Gözleri kamaştırır şu yemyeşil doğası,
Doyumsuz haz yaşatır Kafkasör’de boğası.
Artvin’in adı vardır cümle âlem dilinde
Yanaklar al al olur Artvin terminalinde.
Gurbete eli mahkûm, toprağı yok ki eksin
Gitmeyip de bir ömür böyle yokluk mu çeksin,
Gençken aklar belirir saçının her telinde
Göz dolar, dil lal olur Artvin terminalinde.
İşsiz olan, haliyle gider, para kazanır
Yolculuk köyden başlar, yol gurbete uzanır,
İnsan, sevdiklerini uğurlama halinde
Gözyaşları sel olur Artvin terminalinde
İş için, ekmek için hicret mubahtır dince,
Çocuklar, ‘açız’ diye feryat, figan edince,
Bursa, İzmit canlanır haliyle hayalinde
Dere- tepe yol olur Artvin terminalinde.
Hıçkırarak ağlayan Ali’siyle Fatma’sı,
İnsanı hislendirip, geri adım atması.
Tahammül etmek de zor bu gözyaşı selinde,
Hayatına mal olur Artvin terminalinde.
Şu işsizlik, gençlerin öne eğer başını,
Ayrılık acısıyla tutamaz gözyaşını.
İnanın her yolcunun mendil vardır elinde
İnsana bir hal olur Artvin terminalinde.
Burada vedalaşır insan dost ve eşiyle,
Başını duman kaplar ayrılık ateşiyle,
Böylesi bir kasavet olmaz hazan yelinde
Yürek yanar, kül olur Artvin terminalinde.
Yanık Ozan, herkesin ‘selam’ sözü dilinde,
Her bir uğurlayanın bir şey olur elinde,
Kimi paket halinde, kimi çuval halinde,
Gönderiler bol olur Artvin terminalinde.
Kasım 2017 ANKARA
Muhammet AVCI
.