Olur ya bahtının yıldızı yanar
Dert olur kavurur, sabrını sınar
Ok vurur sinene, inceden kanar
Menzilin bir kalem kaşa gelince

O anda hayalin haddini aştı
Dem vurdu savurdu tedbilin şaştı 
Yüreğin sinene sığmayan kuştu
Gece rüya, gündüz düşe gelince

Bu dertler bağrının ucunu yakar
Yel olur savurur, sel olur yıkar
Her çiçek o yarden bir bukle kokar 
Hasbahçe şen olup coşa gelince

Durakoğlu hal, bu hali aratır
Sabır alır, ilmek ilmek sıratır
Varlığını huzur ile donatır
Gamhaneden bir gam neşe gelince