Küflenmiş bir geçmişin, gizemidir gördüğüm Ya da sakladığındır, öz kendinden kendini Zıtlıklar aleminde, saf fikirler; kördüğüm Kaçmanın gereği yok, taşırarak bendini
Neden kaçar ki insan, sevildiği şehirden Gökkube yıkılırda, hüzün kaplar içini Mazisi akar gider, yosun tutmuş nehirden Kıyısında o cami, minberinde has çini
Kımıldamaz yüreği, çalan ney'in sesinden Sağa sola sallanır, kafa kırk bir yerinden Gerçeklerinden gafil, vazgeçmez neşesinden Motifleri yurdumun, sarsmalı çok derinden
Köpürsün duyguları, titresin uzun uzun İklimi yerindeyse,varsa biraz mizacı Hayat gerçeğe şamil, ikizi ruhumuzun Gayrı ellerde sefil, sonu başından acı
El alemin elinde, tarumar olur zaman Tutar gibi görünür, nasırlı ellerinden Aslına tekme atar, içi dışından yaman Nice küfürler akar, riyakar dillerinden
Çıkar giyindiğin o, garbın pot libasını Yetmez mi üç asırdır, taşıdığın sırtında? Seni senle vuruyor, boyalı şer basını Mesulsun tüm bunlardan,unutma hak katında!
Asımın nesli diye, çağırdılar öteden Gönül gözünü aç gel,vakit kalmadı artık Kuyunu kazıyor bak, seni yüzden metheden Açıldıkça açıldı, kapanmayan o yırtık
( Asımın Nesline Çağrı başlıklı yazı AZİZ REMZİ tarafından 26.11.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. ) Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.