Cebinde parası hödük mü hödük.
Kurduğu düzenle Milleti soyar.
Altınla kaplanmış çaldığı düdük.
Kaldırmış burnunu bizi yok sayar.

Aç gözün yemeği kazanda pişmiş.
Yemişte doymamış göbeği şişmiş.
Her türlü pisliğin içine düşmüş.
Burnumu düşüren bir koku yayar.

Fakirmiş, yoksulmuş, dert değil ona.
Parayla ölçülmez yaktığı kına.
Haramla kurduğu servet uğruna.
Gözünü döndürüp canlara kıyar.

Aklı dışarıda, şehvet düşkünü.
Salon budalası, gönül şaşkını.
Çoluğu, çocuğu bilmez aşkını.
Ağaran sakalı, saçını boyar.

Bir yılan soyu ki de ki engerek.
Bu devran döner mi çile çekerek?
Haddini bilmeze bildirmek gerek.
Sanırsın dümbelek yirmi dört ayar.

Kul Fikret ademin mertliktir özü.
Anlamaz halini Agobun kazı.
Bırak dangalağı uzatma sözü.
Adam işin ehli seni kim duyar.

Mehmet Fikret ÜNALAN
30 Ocak 2020 Saat 12.35
Güzelçamlı/Kuşadası
( Hödük başlıklı yazı MehmetFikret tarafından 31.01.2020 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu