ÇOCUKLUĞUMUZUN OYUNLARI-1
Hep beraber çocukluğa varalım;
Bütün oyunları bir bir sayalım.
Bilmiyorsak bir bilene soralım;
Oyunlarımızı anımsayalım.
Saklambaç oynardık ebe olurduk
Bazen yakalanır sobe olurduk
Evcilik oynardık, baba olurduk
Oyunlarımızı anımsayalım.
Trak bir oynardık, yasaklanırdık
En kuytu köşelerde saklanırdık
Ebeyi geçersek de aklanırdık
Oyunlarımızı anımsayalım.
Takım kurduk henüz dokuz yaşında
Koşardık naylondan topun peşinde
Herkes galip gelmenin telaşında
Oyunlarımızı anımsayalım.
Önce kopça kopça, sonra parayla
Toprağa dikerdik belli arayla
Camdan bilye ile vurduk, sırayla
Oyunlarımızı anımsayalım.
Kaşınıp dururduk yazın sinekle
Bıldırcın avlardık bin yetenekle
Kuş avına çıktık elde sünekle
Oyunlarımızı anımsayalım.
Gündüz okunacak mani yazardık
Ramazan gecesi devir gezerdik
Kimi bahşiş vermez, çok da kızardık
Oyunlarımızı anımsayalım.
Koşardık, oynardık neşe saçardık
Terledikçe kuyu suyu içerdik
Çayırlıkta uçurtmalar uçurduk
Oyunlarımızı anımsayalım.
Çizgi oynuyorduk erkekli kızlı
İstop oyununda kızlar pek nazlı
Dombilis oynardık, koşardık hızlı
Oyunlarımızı anımsayalım.
Ayırım yapmazdık zenginle-fakir
Kızlar ip atlardı bizler birdirbir
İstanbul taklası sırada gelir
Oyunlarımızı anımsayalım.
El ele çömelip daire olduk
Birimiz ebeydik, ortada kaldık
Gizliden koyulan mendili bulduk
Oyunlarımızı anımsayalım.
Daire çizmekle başlar hikaye
Sigara kutuları idi sermaye
Çemberden dışarı atmaktı gaye
Oyunlarımızı anımsayalım.
Demir para ile oynanır bazı
Yazıyı turaya, turayı yazı
Çeviren kazanır, ütülen razı
Oyunlarımızı anımsayalım.
Coşari geride kaldı tüm dünler
O günkü çocuklar daha özgünler
Doğayla iç içe geçerdi günler
O günlerimizi anımsayalım.
23.03.2020/Samsun
İbrahim COŞAR