Yaklaşık bir haftadır evdeyim. Kapıdan dışarı çıkmıyorum.Hanım ev ihtiyaçlarını karşılıyor.
Şurası artık bir gerçek ki bu Coranavirüs Çin kökenli. Ve bütün dünyaya oradan yayıldı.
Kimi ülkeler işin vahametini anlıyamadı.Türkiye gibi kökü sağlam ülkeler ise çok sıkıda olmasa da (Şimdi çok sıkı) yeni tedbirler aldılar.Netice de her şey zamana bağlı olarak devam ediyor.
Peygamberimiz ve Ünlü Türk Bilgini İbni Sina (Batının deyimiye Avicenna ) yıllar önce salgın hastalıklarla ilgili çok önemli bilgiler vermişlerdir.Bu gün onları araştırdım.
“ABD’li Newsveek Dergisi “ Hazreti Muhammedin(S.AV) salgın hastalıklarla ilgili şu hadisini örnek göstermiş;
Peygamber Efendimiz diyor ki;
---“ Bir yerde salgın hastalık çıktığını duyarsanız oraya girmeyin,bulunduğunuz yerde salgın hastalık çıkarsa, o bölgeden ayrılmayınız. Hadisine yer verdiği yazıda aynı zamanda ( Bulaşıcı hastalığı olanlar sağlam olanlardan uzak tutulmalıdır.”Sözleri yer almış.
Hz.Muhammedin salgın hastalıklara karşı insanlara tıbbı tedavi ve ilaç almayı tavsiye ettiği metinde:
“İnsanlar, tedavi olunuz . Çünkü Allah şifasını vermediği hiçbir hastalık yaratmamıştır.”Hadisi örnek verilmiş.
Bazıları Türk-İslam Alimlerinin Bilime gerektiği şekilde önem vermediği bu yüzden de Tıp İlminin geri kaldığı söylenmektedir.Bunlar maksatlı veya cahil kimselerin uydurmasından başka bir şey değildir.
Batılı Bilim çevrelerinin “Hakimi Tıp” yani “Hekimlerin piri ve hükümdarı “olarak tanımladıkları İbn-i Sina’nın (Avicenna) tam bin yıl önce yazmış olduğu “El-Kanun es Sağir fi’t-tıbb” adlı eserinde bu gün bile geçerliliğini koruyan bilgiler vardır! Büyük bilginin tavsiyeleri üzerine İslam Ülkeleri, vebadan kurtulur.Veba salgını üzerine İbn’i Sina tam bin yıl önce şu tavsiyelerde bulunur;
“- Ey insanlar vebadan korkmayın!
-Veba insandan insana bulaşıyor…
-Her şeye yapışıyor,kıllara,tozlara,rüzgarın esmesi yle bile bulaşıyor.
-İnsanlar bir araya gelmemelidir.
-Çarşılar, pazarlar ve camiler bir süreliğine kapalı tutulmalı.
-Herkes ibadetini evinde yapsın.
-Çarşıyı derhal boşaltın.
-Parayı sirkeli suya bastırın.
-Kim bir hastaya bakıyorsa burun deliklerini sirkeye batırılmış bir pamukla kapatsın.
-Ağzında pelin ( Yavşan otu) onu muhafaza etsin. Bu ot Türkistan Coğrafyasında önemli bir bitki olup,ateş düşürmede ve enfeksiyonda faydalıdır.)
-Evinizde oturun, eğlenin,evinizde dinlenin,veba eğlenceden kaçıyor.( Burada moral gücü ve maneviyatın ne kadar önemli olduğunu vurgulamak istiyor.Şimdilerde de doktorların insanların moral güçlerini yüksek tutmalarını söylüyorlar.)
- Bir hastadan yüz sihhatli insana bulaşıyor.
-Camilerden dağılın! (Eğlence mekanları o zamanlarda fazla olmadığı için onları söylemiyor.Şimdi kahvehaneler,sinemalar, tiyatrolar,kafeler,lokantalar…vb. gibi yerlerin kapandığı gibi.)
Bin yıldan beri değişen hiçbir şey yok.Bulaşıcı hastalıklara aynı tavsiyeler uygulanıyor.Velhasılı bütün bunları görmezlikten gelen şartlanmış kafalara bizim bir diyeceğimiz yok.Bu tiplerezaten hiçbir söz ve ilaçta fayda etmez.
Bu gün Karantina Günlükleri’ne bunları yazmak istedim ve yazdım da…
Şimdi iyi düşünmek lazım! Atalarımız hep boş mu durmuşlar. Avrupa salgın hastalıklarla Yahudileri sürgün ederken insanları vebalı ve cüzzamlı diye mahsenlere kapatırken, çoğunu ölmeden diri diri yakarken, İslam Ülkeleri neden onları kabul etmiş? Neden bu tip salgın hastalıkları en az zararla atlatmış. Günde beş kez elini,ayağını yıakayan, üstünü,başını tertemiz olsun diye titizlik gösteren birinin elbette üzerine bu virüslerden bulaşmaz. Bulaşsa da zarar veremez.
Demek ki bu din ve bu milletin hiçbir suçu yok.Herkes elinden geleni yapmış.
Bizim diyeceklerimiz daha çok ama lafı fazla uzatmanın da bir anlamı yok. İnşallah bu kötü günlerde geçer.Herkes eski güzel ve sağlıklı günlerine kavuşur.
Son Sözümüz;
ALLAH YAR VE YARDIMCIMIZ OLSUN.
Bu tip hastalıklardan bütün dünyayı korusun.
Bu Çin Virüsü yada Coronavirüs tez zamanda ülkemizden def olsun!..
ONUN İÇİN EVDE KAL TÜRKİYE.
Kemal DOĞANAY