Korona Virüs çıkalı beri elimizde eldiven yüzümüzde maskeler ile dolaşıyoruz. Bir iki ay oldu maske ile dolaşmaya başlayalı ya da biz öyle zannediyoruz... Hepimizin bir dolu bundan öncesinde de görünmeyen maskeleri vardı... Ve biz bu maskeleri virüs tehlikesi geçse de yine de yüzümüzden ruhumuzdan benliğimizden çıkartmayacağız gibi görünüyor...

Sahte insanlar oluyoruz kimilerimiz hele de sosyal medyanın bu kadar içimize girdiği bu yüz yılda. Aşağılık komplekslerini üzerilerinden atamamış bazı tipler, kendilerini yüksek okul mezunu ya da gösterişli bir meslek sahibi ilan etmeye bayılıyorlar... ''Yalancının mumu yatsıya kadar yanar.'' ata sözünü hiç akıllarına getirmiyorlar... Varsın kendi yalanlarının içinde debelensinler...

Hele de ticaret yaparken sevmediğimiz insanlara, müşterilere bile işin ucunda para olduğu için hoş görünmeye ve sevgisizliğimizi maskelemeye çalışıyoruz var gücümüzle... Tamam belki ticaretin gereğidir bu, amaç para olduğu için ama bari arkasından gıybet edenlerden de olmasak.

Bizim çocukluğumuzda, bebelerin bakkaldan satın aldığı, kağıttan maskeler olurdu, korkutucu görüntüleri vardı o maskelerin, ama çocuklar maskeleri çıkardı mı, altından gülen yüzleri çıkardı çocukların, saf, temiz, pırıl pırıl yüzleri...

Yanımıza statüsü yüksek bir insan gelmeye görsün, hemen nezaket ve kibarlık maskemizi takarız, hem de bunu o adamı tanıyalım veya tanımayalım yine de yaparız... Gariban biri ile de karşılaştığımızda sanki o kul, biz de kul değilmişiz gibi, bir üstünlük maskesi, bir gizli gurur maskesi takma yoluna gideriz...

En çok maske takan kesimde kanımca bazı siyasetçilerdir... Seçim zamanı babacan, sevgi dolu, dost canlısı insanlar olurlar hemen... Size çay ısmarlarlar, yemek ısmarlarlar, şehirlerine çok gelip giderler... Seçim geçip gittikten sonra ise yanlarına fazla yaklaşamazsınız, kimseleri tanımazlar. Aynı yukarıda anlattığım çocukların küçükken taktığı maskeleri gibi maskeleri vardır birçoklarının...

Köyde ya da şehirde oranın varlıklılarına her zaman farklı davranılır. Bir toplantı oldu mu köyün en zengini baş köşeye oturtulur. Hemen herkes ona karşı sevgi ve ilgi, hoş görü maskesini takar. Ülkenin de en zengini, zenginleri kimse, adı her ne ise, kafa yapısına bakılmadan, ona karşı da aynı sevgi ve ilgi maskeleri takılır...

Burada Hazreti Mevlana'ya verelim sözü ve son sözü de o söylesin ne demiş büyük mutasavvıf ''Ya göründüğün gibi ol ya olduğun gibi görün.'' İnsanları seviyorsan ve Rabbını Hak biliyorsan, maske de taksan Rahman ve Rahim olan Allah bil ki ''Gizlediklerini de açığa vurduklarını da biliyor emin ol ki.''

( Eskiden De Maskelerimiz Vardı Kimselerin Görmediği başlıklı yazı AhmetZeytinci tarafından 5.05.2020 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu