Ne de güzeldir o nokta. Bitti deyip de koydunuz mu cümlenin sonuna, daha da söylenecek söz kalmayacaktır. Zaman zaman nokta atışı yapılır, nokta operasyonları yapılır. Nokta operasyonları da bazı vatana ve insanlığa düşman olanların hayatına son noktayı koyacaktır... Artık gittikleri mekanda soru işaretleri mi yoksa ünlemleri mi bol olur, orasını Allah bilir...
Bir de üç nokta var ki sonrasında devam eder gider hayat da cümle de... İki noktaya indirip, dört noktaya da çıkartamazsınız... İnsan ilişkileriniz, gönül ilişkileriniz iyi gitmedi mi ''Tak sepeti koluna herkese kendi yoluna.'' cümlesi ile birlikte yaşananlara nokta koyar, yeni denizlere yelken açarsınız hiç ummadığınız bir an da...
Nokta koyacağınız zaman kafanızda da soru işaretleri olmamalı... Ünlemler de bayağı bir heyecan yaratır hem cümlede hem de hayatta... İki nokta üst üste geldiği zamanda insan kendini açıklama yapmak zorunda hissedecektir illaki... Tabi ki açıklamalarınız mantık çerçevesinde ve dişe dokunur türden olmalıdır...
Tırnak içine aldığınız zaman bir şeyleri kimselerin yüzü yaralanmayacaktır. Bu tırnak o cümle kime ait ise ona duyulan bir saygının ve sevginin ifadesidir... Gün gelir sizin de yazılarınızda kullandığınız bir cümleyi, bir kelimeyi başkaları tırnak içine alır, adınızı da zikrederek... Burada ki tırnakları kesmeye ya da oje sürmeye de gerek yoktur...
Noktalı virgül de bir alem... Benden duymuş olmayın ama, noktalı virgülün, virgülü de biraz dertliymiş bu işten, durmadan, noktaya ve noktalama işaretleri genel müdürlüğüne sitemlerde bulunuyormuş ''Hep nokta üstte virgül altta oluyor sittin seneden beri de bu böyle, arada ben de üste çıksam, altta hep eziliyorum.'' diyormuş da başka bir şey demiyormuş... Diğer noktalama işaretleri de ''Virgülün sonuna kadar arkasındayız, biz hep ezilen altta kalanlardan yanayız.'' diye destek mesajları atıyorlarmış virgüle... Ne günlere kaldık yahu...