DÖNSEK Mİ?
Ne de
güzeldir öz Türkçemiz
Dil
kırmak mesela(şehirli gibi konuşmaya çalışmak)
Bulaşık
bezine, sürgüç bezi demek
Vefat
edenlerine, biz sakladık onu demek
Eğün(hol),
köçün(köy meydanı)demek
İmece
yardımlaşmanın diğer adı
Çerçiciler(
incik boncuk),bohçacılar,kalaycılar, elekçiler
Köylerin
delisi, velisi eksik olmazdı
Kapılar
kilitsiz, sofralar davetsizdi
Nohut
kavurması, mısır patlağı kış çerezi
Kısır
kınalar( sanal, gibi kına) eğlenceleriydi
Tanırdı
herkes birbirini
Ses
tonundan bilirlerdi komşular birbirlerini
Hastayı
halınca, deliyi yolunca idare ederlerdi
Matemler
tutulurdu haftalarca
Yalnız
bırakılmazdı acılı aileleri
El
birliği, işbirliği, dil birliği vardı
Bir
kilometreden tanırlardı birbirlerini
Ünlerlerdi(
seslenmek) telefon mu vardı?
Dağlar
arasında yankılanırdı isimler
Hazıra
alıştı insanlık
Büyük
kentlere gitti gençler
Ne yazık
çoğu ne şehirli oldular ne köylü
Dillerini
de kıramadılar iki üç nesil
Yazık
oldu, pek çoğu kaderlerini değiştiremediler
Akıllarında,
hayallerinde hep köylerine geri dönmek var
eminnur
güler acar