Kaç yıldır ne selam nede bir haber
Mektubunu aldım koştum da geldim.
Araya araya oldum derbeder
Geldiğini duydum coştum da geldim.
Gelirken kaftanım taşa takıldı
Düştüm ayaklarım kuma çakıldı
Sanki hayallerim bir bir yıkıldı
Gölden göle doldum taştım da geldim.
Eller geldiğimi bir bir duydular
Et duvar ördüler engel koydular
Ciğerimi söküp gözüm oydular
Tırnağımla tünel deştim de geldim.
Gün battı üstüme çöktü geceler
Dolandı dilime öykü heceler
Bırakmaz peşimi bütün acılar
Şu kızgın çöllerde piştim de geldim.
Toz topraktan görmez oldum önümü
Kaybettim yolları saptım yönümü
Öyle bir sevda ki yaktım günümü
Dağları taşları aştım da geldim.
Rüzgara el verdim bindim çarkına
Savurdu götürdü evin parkına
Sen gördün varmadın bile farkına
Öyle hırs yaptım ki şaştım da geldim.
Fatma çektiğini ol Kerim bilir
Sorun alnımda ki şu terim bilir
Kurtlar kuşlar bilir ah erim bilir
Ben senin derdine düştüm de geldim.
Fatma Alageyik