Anlamsız Gidiş
Anlamsız Gidiş
Bu ne anlamsız gidiş
Beni
Tek başıma,
Çaresiz,
Yalnız bırakış.
Sonsuz maviliklerde
Gölgeli kuytu yollarda
El ele yürüdük
Ayrılığı düşünmeden,
Bilmeden.
Elma ağaçları bizleri selamlıyordu
Yaprakları
Şarkılarımıza,
Sevdamıza şahitlik.
Bizi
Leyla ile mecnun sanırdı
Arkamızdan ağlayan tozlu yollar.
Denizin ortasında
Esas duruşta
Nöbet tutan gemiler
Bizi mutluluklar ülkesine götürmek için
Sabırsızlanırdı.
Ağır geldi yüreğime bu hasret
Be gülom,
çok ağır.
Nasıl dersin beni unut diye
Bidenem.
Hiç tanışmamış
Sevmemiş farzet
Unutma bidenem
Yüreğinde hissetmediğin gün
Beni ölmüş bil
Ayrılamam can gibisin
Ayrılamam her şeyimsin.
Unutma BAHAR gözlüm
Ölüm kurtuluş olmaz senden
Benimle olursun yine
Kefen olur sararsın bedenimi
Yağmur olur
Islatırsın toprağımı
Ve gül olur
Süslersin mezarımı
Ölsem bile kurtulamam ki senden
Bu ne anlamsız gidiş
Duysam sesini
Gel diyen
Bir daha hiç gitmemek üzere
Çalsan kapımı
Beklemek
Beklemek benim için
Olur ya
Bir gün gelirsen
Yüreğimin kapıları
Sonuna kadar açık sana.
garip bulut
12,07,2005
(
Anlamsız Gidiş başlıklı yazı
sedat-ozbek tarafından
20.03.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.