Sararan yapraklar yere dökülmüş
Mevsimini sordum güzün dediler.
Yeşermiş sevdanın tahtı yıkılmış
Sebebini sordum hüzün dediler.
İlkbaharı yazı geçirdik artık
Gazelleri yere düşürdük artık
Göçebe kuşları göçürdük artık
Takvimde günleri çizin dediler.
Dallardan toprağa olur seyahat
Bazen esen yelde kalır kabahat
Kara kışta soğuk sürer safahat
Gelin bulmacayı çözün dediler.
Ahiri zamanın dingin koyunda
Çağlayarak akan ömür çayında
Bir yılın içinde Eylül ayında
Hüzün aleminde gezin dediler.
Zaman zemheriye demiri atmış
Her yeri ısıtan güneşler batmış
İlkbahar uykuda yaz yeni bitmiş
Takvime sonbahar yazın dediler.