Samimi ortamlarda insanlar birbirine şaka yaparlar. Şakanın ardından mutluluk tablosu çizerler. Bazen eylenceli olur. Şakanın dozu kaçtı mı insanın başına belalar açar.

Bazı insanlarda şaka yapmadan duramaz. Sanki yaradılış özelliği. Ne kadar tembih etsende huyundan vazgeçmez. Daha önceleri birlikte çalıştığımız Ekrem isminde bir arkadaşım vardı. Aynen tarif ettiğim şekile uyuyor. Ne kadar dikkat edersen et şaka yapmadığı insan kalmamıştır.

Yeni memur arkadaşlar geldi. Okuldan yeni mezun olan mesleğin baharında arkadaşlar. Bizim Ekrem havalarda uçuyor. Artık bitmeyen eylenceler başlayacak. Çektim bir kenara "Biliyorum rahat durmayacaksın bari ağır şakalar yapma" diye tembih ettim.

Daha ilk günden birini kafaya almış. Çalıştığımız Erdek ilçesine bağlı Ocaklar köyü var. Köyün girişinde sağ tarafta büyük bir kahve var. Çocuğa "sabah görevden çıkar çıkmaz oraya git beni bekle birlikte gezer denize gireriz, turist kızlar geliyor, birer tane de kız tavlarız" demiş.

Öğleden sonra Erdek ilçesinin sahil boyunda yanyana onbir adet çay bahçesi var. Genelde çay bahçesinin birinde arkadaşlarla buluşur okey oynardık. Bizim Ekrem yanıma geldi. "Hayati beni Ocaklar köyünde bekliyor" dedi.

Akşama işte yine buluşacağız bakalım ne olacak. Herkes toplandı. Hiç birimiz sesimizi çıkarmıyoruz. Yeni arkadaşların durumdan haberleri yok.

-Ekrem abi sabahtan akşama kadar seni bekledim niye gelmedin

-Kusuruma bakma Hayati mutlaka gelirdim ama çocuk hastalandı Bandırma'ya gittim.

-Öyleyse önemli değil abi.

Aradan bir gün geçsin bari. Bizim Ekrem baktım yine Hayati ile konuşuyor. Yine başka bir oyun peşinde.

-Hayati sen Bandırma Otobüs garajını biliyormusun

-Bilmem mi abi.

-Yarın sabah birlikte Bandırma'ya gidelim mi.

-Gideriz abi

-Benim Bandırma'da çok işim var bana yardımcı olurmusun

-Olurum abi.

Baktım çok güzel bir şekilde anlaştılar. Sabah oldu bunlar birlikte Bandırma'ya gittiler. Otobüs garajına vardıklarında Hayati'ye sıkıca tembih et. Bursa'dan gelecek olan otobüs firmasından birinde emaneti olduğunu, bir saat içinde otobüs geldiğinde emaneti aldıktan sonra beni bekle, ben bu arada hastaneye gidip geleyim der.

Ekrem Hayati'nin yanından ayrılır ayrılmaz hemen Erdek ilçesine geri döner. Yatıp uyuması gerekiyor. Akşama tekrar işe gidecek. Akşam oldu işe geldik. Sen şimdi sinemaya bak.

-Oğlum Hayati nerdesin sen

-Sorma abi be otogarın içinde bankta uyumuş kalmışım

-Oğlum sen manyakmısın hiç orda uyunurmu

-Ne yapayım abi, bende anlamadım, dalmışım

-Tabii bu arada otobüsü de kaçırdın

-Abi otobüsü sordum gelip gitmiş

-Peki bizim emanet ne oldu.

-Otobüs şoförü sahibi gelmeden vermem demiş

-Peki sen ne yaptın

-Öğleye doğru beni biri uyandırdı, baktım sen yoksun, biraz bekledim, işin uzun sürdü galiba diye düşünerek bende Bandırma'da biraz gezdim

-Ulan Hayati sana güvenip iş yaptık, ben garaja geldim, seni sordum gitti dediler ben de mecburen geri döndüm

Bizim Hayati biraz mahcup bakışlarla Ekrem'i dinliyor. Hiç aklına gelip te uyanmıyor.
Ekrem'in de mubarek bir de çenesi var susmak bilmiyor. Fırça üstüne fırça atıyor.

-Bir de sana güvenip birlikte devriye gezeceğiz.

-Üzme abi kendini telafi ederiz.

-Yok yok ben seninle gezmem.

Meğer bizim Ekrem Bandırma'da ki otobüs firması yazıhanesinde ki görevlileri tanıyor. Hayati'nin mutlaka uyuyup sızacağını bildiği için yazıhane görevlilerine sıkıca tembih ediyor. Çocuğa göz kulak olun belli bir saatte uyandırın ondan sonra ne yaparsa yapsın demiş.

Böylede şaka olmaz ki. Ya çocuğun başına kötü bir iş gelse diye söylendim. Yanıma geldi kulağıma eğilerek

-Ben gözü açık memuru severim, böyle cahiller başımıza iş açar. Eninde sonunda onu uyaracağım. Aklını başına getirmezsem bana da Ekrem demesinler.

Bakıyorsun dedikleri doğru ama böylede şaka olmaz ki.

29.03.2010
( 155- Şakanın Aşırısı başlıklı yazı Necmi Yaprak tarafından 30.03.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu