EYŞAN BİR KARA KIZ........
EYŞAN
bir dizinin kadın kahramanı…… hatırlayanlar bilir ..ama bizim evde evimizin kara kızı…..
Bir sene önce Trabzon dönüşüydü… mutfakta
yemek yapıyordum ..cılız ince bir miyav sessi kulakları tırmalarcasına ağlıyor
feryat figan ediyordu … mahallemiz de onlarca kedi ve kedi yavrusu olduğunu
düşünürsek benim bu sese pekte itibar etmemem gerekiyordu onlardan biridir
yine aç kalan bir kedi yavrusudur deyip dolaptan bir şeyler bulup oğlumla aşağıya
yollamam gerekiyordu her zaman olduğu gibi onlar için mutlaka birkaç kap yemek
ayarlar dışarıya bırakırdım.. ama bu farklıydı cılız bir sesti ama çok iç
yakıcı ben buradayım ne olur yardım edin der gibiydi…büyük oğluma
seslendim inip aşağıya bakmasını bu
bağıran kedi yavrusunun derdini anlamasını istedim elinde bir tas sütle indi …birkaç
dakika sonra avuçlarında cılız kemikleri sayılan on, on beş günlük çirkin mi
çirkin kara kuru bir kedi yavrusuyla geldi hani evlat olsa sevilmez denen
cinsinden…kız arsız dedim bu ses senden mi çıkıyor gözleri çapaklı yüzüme bakıp
aynı sessi çıkardı ..oğlum ne yapacağız der gibi yüzüme baktı dedim
merdivenin girişinde birkaç gün bakalım
belli biri atmış oraya annesinden ayırmış memede ememiyor yaşaması zor kendini toplarsa salarız karışır diğerlerinin
arasına…. Öylede yaptık bir sandığa çul çaput koyduk şırıngayla ağzına süt
sıktık kum koyduk ihtiyacı için beş gün on gün derken kara kız dediğimiz kedi
yavrusu direndi hayata dört patisiyle tutundu . merdiven basamaklarını her gün
çoğaltarak çıkmaya azmetti… 20 gün sonra en üst katta tamda kapının eşiğindeydi
…o günlerde dönmem gerekti Trabzona.. eşim tamam bu kız kendini kurtardı salın
bunu doğasına diyerek biz oradan ayrıldık …
Bir ay sonra telefonuma resimler düşmeye
başladı bizim kara çirkin kız benim oturma odamda tamda koltuğun üstünde
uyuyordu yavaş yavaş içimize kadar sızmayı başarmıştı demek…üstelikte çokta
tatlı gözüküyordu … dedim oğlum baban öldürür…. adam titiz bir kediyle aynı evde yaşaması
mümkün bile değil… annem biz dönmeden
sal sen onu kurban olayım …… yoksa kıyamette hazır ol…
Ben onu yıkadım aşılarını yaptırdım artık
o senin kızın cevabı geldi…hem artık adı kara kız değil EYŞAN dedi….
Dönmemize yakın beni bir telaş aldı ..o
uzun yol ikna çabaları,yazıklar,günahlar ama çokta sevimlilerle geçtti..bin bir
türlü yalanda çabası..yok tüyü dökülmüyor ,yok tırmalamıyor,hiç zararı yok hem de
aşısı olmuş kedi çok temiz hayvanmışlar….
Onunla ilk karşılaşmamız o şımarık
hareketleri kucağımda dandini dandini dastanay la uyuması,yüzüme masum masum
bakışı o yine çirkindi ama bana dünyanın en güzel kedisi pardon kızı
gözüküyordu o artık kedi değildi çünkü: o aileden biri olu vermişti..eve kedi
sokmam diyen ben içime sokuyordum artık onu.. eşim mi… küçük bir kıyametten
sonra patlayan pandemiyle evin içindeki
tek neşe kaynağına hayır demedi ..arada bırakın şunu elinizden ,ellinizi
yıkayın onu masadan indirin diye bağırdı bağırmasına ama eyşandı bu sevdirdi kendini evde dört kişi bir eyşanın peşindeydik… kız nerde
nerde uyudu ne yedi ne içti bir fiil eyşanla yatar onunla kalkar olduk…ona
kıyafetler dikiyor,örüyor resimler çekiyor insegramda paylaşıyordum onun artık bir sayfası ve 900 takipcisi vardı
…dünyamızın ortasına okadar hızlı girmiş ve o kadar çabuk kendini o dünyanın
merkezi yapmıştık ki bir sene önce bunu bana söyleseler asla inanmazdım …büyük
bir terapiydi o bana aileme….
Evine almaya kıyamet koparan eşim
kıymetli arabasıyla iki defa Trabzon a bile götürmüştü onu…velhası kelam bu
süreçte çıkan hastalığımda bana yaşam sevinci olan ve hala dünyanın en güzel kızı olan eyşanım
iyi ki varsın seni çok ama çok seviyorum seni ben doğurmadım ama olmayan
kızımsın…. Şu an bir buçuk yaşındasın umarım uzun süre bizimle olur bizimle
yaşlanırsın…
Gelelim bu hikayeyi niye anlatığıma ben bu rahatsızlığa yakalanıp onkoloji de ışın almaya başladığımda doktorum
bana ilk şunu söyledi bakımını
üstlendiğiniz bir hayvanınız var mı… var dedim kızım var birde yazları baktığım ortim var….çok
şanslısın bu hastalığın yüzde ellisini atlatın… olmasaydı mutlaka bir hayvan
bir dost edinmeni isteyecektim..en büyük terapi bu dedi….
Evet doktor tarafından da onaylanmıştı
artık eyşan…..ben onun varlığının bir terapi olduğunu zaten çok öncelerinde
anlamıştım..
Dostlar sizden ricam da bu sokaktaki
canlara lütfen ve lütfen duyarsız kalmayın..yok pisler yok zararlı yok ısırır
diye düşünmeyin sadece çocuğunuzu mutlu etmek yada zevkinizi yerine getirmek
için petshoplar dan hayvan almayın
sokakta size ihtiyacı olan binlerce patili pati siz can var onlar yaşam
savaşı veriyor bir çoğu da bu savaşı kaybediyor…hiçbir şey yapamıyorsanız bir
kap aş bir kap su, soğuk havada barınma alanı …hadi bunu da yapamıyorsunuz bari zarar
vermeyin…..
Her hikayenin sonu eyşanın ki gibi
olmuyor maalesef …eyşan şanslı bir kız…. Bende şanslıyım eyşanım var….
Can dostlarınızla huzurlu günler
diliyorum…
.silgisizce