GECCEK..
Sanatçıların sezisi güçlüdür.. Buna kalp gözünün açıklığı da diyebilirsiniz aşırı duyarlık hali de diyebilirsiniz Gerek bilim insanları gerekse sanatçılar bulundukları tarihi dönemlerde toplumsal acılarını,toplum mutluluklarını yada toplumun ortak paydalarını ses olarak görüntü olarak dışa yansıtmışlardır.. Bunları almasını bilenler ülkelerinin sınırlarını genişletmiş halkına refah huzur getirmiştir.
Makedonyalı Büyük  İskender" iyi bir konutan ama aynı zaman da iyi bir filozof dinleyicisi " olarak Alplerden Himalayalara kadar Uzanmıştır.. Melikşah, karısının Nizamimülk hakkında ayartmalarına ragmen 1200 e ulaşan Nizamiye Üniversiteleri ile Seçluklu Devletinin Sınırlarını Kaşgar dan Anadolu nun ucuna kadar uzatmıştır..Nizamimülk ün sınıf arkadaşı Dönemin matematikçi ve müthiş rubailerin yazarı 
Ömer Hayyam ,
"Her gün biri çıkar, başlar ben, ben demeğe,
Altınları gümüşleriyle övünmeğe.
Tam işleri dilediği düzene girer:
Ecel çıkıverir pusudan: Benim ben, diye." derken kanma dünya malına, makamına tanınmadan gel geç derken dünya turunu 1000 yıl önce bir kaç kez tamamlamışdı..
Ya Nesimi, hurufilik mezhebinde eşrefi mahlukatın yüzünde tanrıyı gören  gören ve gördüğü için de son vuslatta tanrı benım demeye geçerken yaradılanı hoş gör yaradan ötürü anlayışının tezahürünü , Mısırlı kıpti din adamlarının etkisi ile memlluk Sultanı emri ile Halep te katledilmişdi..  
Nesimi;
"Bir acayip derde düştüm herkes gider kârına
Bugün buldum bugün yerim, Hakk kerimdir yarına
Zerrece tamahım yoktur şu dünyanın varına
Rızkımı veren Hüda'dır kula minnet eylemem... "derken ,ruhunun isyanını haykırıyordu..Arap yarımadasındaki o dönemin zulmü ile ikiyüzlülüklerini dile getiriyordu..
Siyasal iktidarların geliş habercisi gibi gidiş habercisi de sanatçılar ve bilim insanlarıdır Gündelik olanlar bu yeteneklerini çıkar ve menfaatlerı ugruna yalan ve rıyakarlık üzerine kurarlar..Gündelikçiler ,gayrı mesruluklara meşruıyet katarken, gerçek sanat ve bilim adamları sesi kesilinceye kadar ayıbı da  günahı da  haykırırlar. 
Kara gün habercileri toplumsal uyanışa ve dar kalıplara isyan nidaları ragmen kulakları duymayanlar Sultan melıkşah ı vezirini  şehid etmişler ve mezhepler kavgasına kurban olan unıversıtelerın yerınde bugun yeller esiyor..Selçuklu nun üzerine tüm Atabey'likleri  neredeyse devletleşdi.  
Makedonya dan gelıp kendilerine yöneten atayan Mısır tarihi memluk'lulere de sayfalarında Türk yöneticileri olarak yer vermiştir. .. 
Dini "takva dan öteye egemene takla" olarak anlayan ve anlatan din adamları nın yoğunluğu  Memluklullerde o yıllarda Şam eyaletinin iki de bir el değiştirmelerine ve en son da Yavuz Sultan Selım han marıfeti ile tarihdeki yerlerini almasına sebep olmuşlardır.. .. 
Devlet adamlığı,Sanat ve bilim adamına değer vermeyi gerektirir. Onlar Tüm menfaatlerden arınmış olarak dünya nimetlerini elinin tersi ile itecek marifette yaratılmışlardır.
Ön sezi leri/öngörü leri yanlışın artmasına engel olur.Toplumsal kırılmaların önüne geçer. Tanrının sesi görüntüsü olarak bir kısım olağan ustuluklere aracı olarak imza atarlar.  
Tarkan pandemi dönemınde en çok sıkıntı ceken eğlence sektörünün tüm icra edenleri adına bir parça çıkardı. 
"..Dayan çoğu gitti, azı kaldı

Yapma güze, kışa boğma yazını

Yakındır sabrın zaferi

Düştük evet ama kalkmadık mı?

Biz hep hayata meydan okumadık mı?

Sen ferah tut içini, biz neleri atlatmadık ki

Geççek, geççek, elbet bu da geççek.."

Evet tüm dünya da tanınan  adına organizasyonlar düzenlenen parçaları değişik dillere cevrilen tarkan bir sanatçıdır
Kulak vermek yönetenlere ait bir iradedir. Verirler ya da vermezler.. Kısa günün karı diyen muhalefet bu bacaga etli diye yapışması onlar lehıme sonuç doğurur mu ..? O bilinme z Ama Sanatcıların sölerı ıle tarıhe geçtiğini bildiğimiz için artık tarkan Türk Siyasi tarihinde Ömer hayyam nesi mi gibi kulak ver bana diye tempo tutanlar sınıfına dahil olmuştur..
( Geccek başlıklı yazı HALİLİ tarafından 2/18/2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.