HAPİS Mİ ?KURŞUN MU?
Tedip ve terbiye her ikisi de beraber kullanılsa da birbirini tamamlayıcı anlam ifade eder. Tedip ,öz itibari ile edeplendirmedir. Edep olmayan her ilişki körlükle malul olmaya mahkumdur .
Tedip ve terbiye etme görevi beraberinde disiplini de gerektirir..Lay lom öğretme metodu bile disipline muhtaçtır.. Tedip ,edep sahibi yaptırılan kişi anlamına gelir. Okul da öğrenci, Aile de çocuk, meslek de çırak yada stajyer
olandır..
Edep nedir? Bilmezsek tedip i bilmeyiz..islam tarihinde binlerce bu konu ile ilgili eser var. Gazzâlî’nin İḥyâʾü ʿulûmi’d-dîn’idir. Eserde öğrenci-öğretmen münasebetleri, ibadetler, dua ve Kur’an okuma gibi dinî faaliyetlerin mânevî ve ahlâkî cephesi, yeme-içme, evlenme ve aile hayatı, iş hayatı, uzlaşma (ülfet), kardeşlik, muaşeret ve arkadaşlık gibi sosyal ilişkiler; uzlet(inziva hali), sema ve vecd gibi tasavvufî hal ve hareketler “Âdâb” ana başlığı altında incelenmiş ve bu suretle edep terimine dinî, dünyevî, tasavvufî, ahlâkî ve sosyal uygulamaları sistematize eden ilke ve kuralları içine alacak şekilde kapsam zenginliği kazandırılmıştır. Osmanlı döneminden günümüze "Adabı muaşeret" kurallları şeklinde toplumda kullanım alanı bulmuştur.Usul ve erkana dair kurallar mesleki eğitim içinde yer etmiştir.
Edep,Arapça kökeni olarak adb dan gelir Davet etme anlamındadır.. iyiliğe güzelliğe faziletli olana davet vardır. Gelenek görenek hailine gelmiş davranışlar bütünüdür
"İlmü edeb" 19 yüzyıl sonrasında dilimizde eksik anlam ihtiva eden edebiyat şekline dönmüştür .Sınırlı anlam ifade eder .Edep örfi olarak bu dünyaya şer’i kalıplar ie uhrevi hayata ilişkindir..
1980 lerin çocukları şimdi nin anne ve babaları kısmende dedeleri olmuştur. Kapitalizmin en vahşi hallerini, krizlerin en dik şeklini bu nesil taşıdığı için bu neslin "gelgitleri" tarihde görülmemiştir..
Bu gelgitlerin sahipleri eğitim aşamasında söz konusu kendi çocukları olduklarında ;Bir öğretmen/bir komutan, askerini öğrencisini eğitirken yani tedip ve terbiye hakkından doğan disiplini sağlarken, cezai soruşturmalara uğraması ve bazende haksız hapis cezaları ile karşılaşması için ne gerekirse yapmış ve bazende eğiticilere karşı darp cebir ve öldürme eylemlerinin failleri olmuşlardır...
Oysa 80lerde orta öğretimini tamamlamış biri olarak, ingilice dersimize beden hocası, o da yoksa din hocası girerdi. Bazende boş geçerdi.. Boş anı biz Güray arkadaşımla beraber iddialı masa tenisi maçlarımız olurdu..Ping pong topu her masaya değişde normal olarak ses çıkarır.. Biz bunun diğer dersde olan arkadaşlarımız için gürültü ve konsantrasyon bozukluğu yaratıcı bir eylem olduğunu bilmiyorduk Orhan Hoca bizi uyardı mı uyardıysa k aç defa uyardı Hatırlamıyorum Güray la beni bir sağ sol iki tokat attı. Güray ın babası öğretmen, benim babam hukukçu idi. Ama ne bizim ne de ailelerimizin aklına orhan hocayi şikayet etmek gelmişdi. Hatta tokattan ailemizin bile haberi olmamışdı. Hatalı olan bizdik, diğer okul arkadaşlarımız ders yaparken ,biz olmaması gereken yerdeki masada ping pong oynuyorduk. Eskiden okulların salonu mu vardı En büyük okul boşluğu neredeyse masa oraya konurdu..Kim kaparsa masayı o maçını yapardı..
Şimdi İstanbul-Sarıyer de bir lise öğrencisi "buzağı"
öğretmeni kulağını çekti diye babasını arıyor .Babası elini kolunu sallayarak okula giriyor bayan öğretmenin yüzüne yumruk atıyor Kadın öğretmen nakavt..Bir öküzünde eğitimi vardır. Buzağı aşamasındayken ahırdan çıkışı anasına yanaşmasının usulleri vardır. Sahibi mala zarar verme süt verimini etkileme ve hijyen şartlarını bozma hallerini gözeterek ineği buzağı ve babası öküzü eğitir.. Verdiği her tane yemin ,halk sağlığının kendisine yüklediği sorumluluk bunu gerektirir ..
Hayırlı ve faziletli olan davranış ve huy sahibi olmak edepli olmaktır..Tedip ve terbiye görevi iç disiplin kuralları ile birlikte diğer şahsa nakili içerir..Bunu ustalar mesleki yeterlilik olarak el verme şeklinde yeni nesle geçirirOsmanlı zamanında bunun kurumsal olarak işlevini ahilik sistemi yerine getirirdi.
Usta ,çırağı yetiştirirken, yağ bidonunu dökerse ensesine bir şaplak vurursa bu TCK 232 ye göre cezalandırmayı gerektirir mi?
Yada çırak emanet bırakılan arabayı habersiz ce akşam mesai sonrası dükkandan kaçırırsa ;ustada çırağın ağızını burnunu kırarsa suçu önlemek için suç işlemesi cezayı gerektirir mi?
Şımarıklık ve tatminsizlik 80 sonrası gençliğin ebeveyn olduğunda iç bunalımının ,dışarıya yansıması “benim çocuğuma vuramazsına “dönüşmüştür..
Dövme disiplini sağlama da kullanılan bir yöntem olmaması gerekir. Ama başka bir yolu yoksa arkadaşlarını yanında kulağı çekilerek küçük duruma düşen düştüğünü düşünen çocuk aynı pozisyonu yaratmamak için mecbur disipline uygun davranacaktır..
Türk Medeni Kanununda evvelden aile reisinin erkek olduğu ve geçim yükümlüğüde erkek tarafın üzerine idi. TCK 232 “İdaresi altında bulunan veya büyütmek, okutmak, bakmak, muhafaza etmek veya bir meslek veya sanat öğretmekle yükümlü olduğu kişi üzerinde, sahibi bulunduğu terbiye hakkından doğan disiplin yetkisini kötüye kullanan kişiye, bir yıla kadar hapis cezası....” Denmektedir. İ. Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2014/6680 E. 2014/30559 K. 22.9.2014 Tarihli 16 yaşında sürekli evden kaçan kızına tokat atan babaya beraat kararı vermiştir..Her olayda disiplin ve sağlanması şartlar kendi içinde değerlendirilmelidir. Kız çocukları bazen ev deki disiplin şartlarından sıkıldıkları için daha rahat hareket edebilecekleri yurt yaşantısı ve özlemi ile ergenlik döneminde öz anne ve babasını şikayet etmekte koruma kararı aldırarak yol geçen hanına dönmüş yurtlarda gayri meşru yaşama yakın gece yaşantılarını gerçekleştirmektedirler ..Şimdi sigaraya düşmüşş yada uyuşturucu kullanan cocuğu için baba kendince disiplin şartlarını ağırlaştırırsa Türk toplulumunun ana çekirdeği olan ailenin parçalanmasına hukuk eliyle göz mü yumacagız ...
Bir öğretmen 74 yaşına gelmiş ve halen calışıyorsa disiplinsiz davranışları sebebi ile önceki okuldan da atılmış öğrenci ,disiplinsiz davranışlarda ısrar ediyorsa idareci olarak okuldan göndermekten başka caresi kalmamışsa çocuk aklı öldürür mü diyeceğiz. ? Şayet o takat ,disiplini sağlamak için o cocuğa atılmış olsaydı İbrahim Hoca ölür müydü?Öğretmenleri hapisi mi göstereceğiz adres sormaz kurşunu mu?
1 çivi bir nalı,bir nal bir atı bir at da bir yiğidi kurtarmış olacakdı.. Siz bir tokada öğretmene hapis cezası verirseniz Şımarık ebeveynleri ödüllendrirseniz daha biz çok ögretmen cinayetlerini okuruz...