EĞİTİMDE KEYFİYET VE KEMMİYET



TÜRK MİLLİ eğitim sistemi sorunlarla maluldür. Bu eğitim sisteminin sorunu Türk milletinin medeniyet değişimiyle başlamıştır. İslam medeniyeti halkasından zorla koparılan milletimiz Batı medeniyetine eklemlenmiş, ama bu medeniyetle asla birleşememiştir. Bu birleşememe batı ile bizim aramızdaki doku uyuşmazlığından kaynaklanmakta, giderilmesi asla mümkün olmayan sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Kendine özgü değerlerle taban tabana zıt bir değerler sistemi sürekli çarpışmaktadır. 
İşte hayatın diğer cephelerinde olduğu gibi eğitim cephesinde de durum farklı değildir. Bu eğitim sistemi de bize diğer tüm yaşam alanlarında olduğu gibi bize dayatılmıştır. İnsan yapımıza uymayan bu sisteme insanımız zorla uydurulmaya çalışılmıştır. Bu alanda oldukça büyük başarı elde edilmiş, ancak bu başarı milletimizin değil batılıların menfaat ve istekleri doğrultusunda olduğu için bir zafer değil yenilgi olarak karşımıza çıkmıştır. 
Şimdi biz 90 kusur yıllık bu sistemin aksaklıklarını tamir etmeye çalışıyor ve bir türlü bunu başaramıyoruz. Başaramayacağız da. Çünkü bu eğitim sistemi asla tedavi kabul etmeyecek derecede hasta, yanlış ve yanılgılarla doludur. Tedaviye cevap vermeyecek denli yaşlı ve maluldür. Baştanbaşa yanlışlarla kurulmuş ve zoraki tedbirlerle sürdürülmeye çalışılmıştır, ama başarılamamıştır. 
Çarpıktır bu eğitim sistemi, kronik hastadır, can çekişmektedir, suni teneffüslerle hayatta kalabilmektedir. Hatta yoğun bakımda bitkisel hayattadır. Geri dönme umudu kalmamıştır. O halde yapılması gereken bir an önce defnedilip ortadan kaldırılması yerine yepyeni bir sistemin konulmasıdır. 
Şimdi yapılan eğitimde keyfiyet yerine kemiyette değişikliklerdir ve yaraya merhem olmaktan uzaktır. Bu kemiyette yapılan değişiklikler keyfiyete yararlı olmamakla birlikte, o alanda yapılacak değişiklikleri geciktirmekte, bu alanda yapılması gerekenleri imkânsızlaştırmaktadır. 
Şimdi yapılması gereken nedir? Bu alanda ilmi çalışmaların zaman geciktirmeden yapılmalı, tarihi mirasımız ve kendimize ait milli eğitim sistemimiz (Enderun ve medrese eğitimi) gözden geçirilerek derin araştırma ve tahliller yapılmalı, bize özgün sistemin teorisi yapılmalıdır. Osmanlı, Selçuklu, Abbasi, Emevi ve en başta Nebevi eğitim sistemleri incelenerek yeni yepyeni bir eğitim sisteminin alt yapısı inşa edilmelidir. Ayrıca batı, doğu ve Uzakdoğu, Amerikan eğitim sistemleri de bir fikir vermesi açısından DERİN İLMİ TOPLANTILARINA konu edinilmelidir. 
Bu konuları organize edecek bir eğitim yönetim merkezi oluşturulmalı, yüklü tahsisatlar ayrılarak bu alanda çalışacak uzmanların çalışmalarına imkan verilmelidir. Üniversite içi ve dışı araştırmacılar teşvik edilmeli çalışmalar pilot okullarda eğitim fakültelerinin yönetiminde denenmeli ve başarılı örnekler yaygınlaştırılmalıdır. 
Ayrıca araştırma hastaneleri örneği araştırma okulları oluşturularak bu alanlardaki teorilerin pratiğe yansıması test edilerek en iyi en güzel sistemine ulaştırılması sağlanmalıdır.

Ahmet Kemal
( Eğitimde Keyfiyet Ve Kemmiyet başlıklı yazı EDİP GÜL tarafından 24.08.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.