Üç kişiydiler üçü de aynı renk, iki kısa bir uzundular...Fildişi taraktılar,gümüş yüzük altın suyuna batırılacak... Emanettiler, imzasızdılar, kardelendiler salkım saçak... Önce biri gitti sonra öteki...Sebep bendim tabii ki.

Gün öteki
Sabah mahmur
Göğümde aynı dalgınlık
İçim yeşilsiz mesire
İyi hissetmiyor kendini yalnızlık
Ölü balıklar yüzüyor,
Su falına bakılmış iç denizimde
Gözüm ısırgan canıma
Sokağım aşındırılmış
Uçurum boğan şelaleler,
Yaslanıyor yarınıma
Gün öteki
Havam da serin aslında
Yine de terli,
Bulutların saçı,başı
Güzümün dilinde hıçkırık,
Ellerinde çakmak taşı
Su dökünecek şehir,
Yarınlarıma
Cürüm mütebessim
Ceza şaşkın
Teslimiyetimdir bu,
İki elim havada
Gözyaşı bezleriyle sildim dünleri
Çöllenmeye göçüyorum,
Mecnun dergahında

Üç uzun düdüktünüz, gece bekçisiyken aşk...Üşüdü korkularım içimi
açtıkça...Sus parmağıyım yarının dudaklarında

Demir Mutlugil
Bir 1 kişi görseli olabilir

( Sus Parmağıyım Yarının Dudaklarında başlıklı yazı DemirMUTLUGİL tarafından 9.09.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.