Asiye bu, zaman zaman kızdırıyor beni... Kim mi bu Asiye? Yok canım, benim hanım değil bir kere... O zaman kuma filan mı? Allah etmesin öyle taraklarda da bezimiz olmaz. O iş bize ters. O zaman gündeliğe çağırdığınız hizmetçi filan mı, diye de düşünebilirsiniz. Yok canım yok, bu devirde kim evine hizmetçi alıyor ki... Asiye temizlikçi, bir nevi hizmetçi ama insan değil, o bir robot, yani temizlik robotu...
Epey bir başlık parası verdik, onu alırken... Allah var çok çalışkan, yemini suyunu ver, ıh bile demiyor, durmadan çalışıyor da çalışıyor. Eeeeee o kadar para saydık çalışmasın mı? Evin her tarafını gezer durur. Köşe bucak, hiç bir yeri eksik bırakmaz. Çalışmadığı zaman bağır çağır, gıkı bile çıkmaz. Ne yemek yer, ne de su içer, şarjını yap, gerisini merak etme sen.
Bazen ayağıma takılıp beni sinirlendirse de, yine de kızamıyorum. Tam ben masada oturup yemek yerken bir de bakmışım ayağımın dibinde mantar gibi bitiyor. Asiye kızım, yapma etme, diyorum, olmuyor, ayağımı yukarı çekmek zorunda kalıyorum...
Kimi zamanda televizyon seyrederken, televizyonun kablolarına takılıyor, haliyle yayın gidiyor, işte o zaman iyice tepem atıyor... Hmmmmmm Asiyeeeeeeeeeee! diye bağırıyorum, çağırıyorum, ama kafa sonra dank ediyor... Ne anlasın a benim koca Asiye senin bağırıp çağırmalarından, diye hanım bana içeriden sesleniyor...
İşte böyleyken böyle Asiye ile teşrik-i mesailerimiz... O çalışıyor biz de onun sayesinde evimizin içinde temiz temiz oturuyoruz. Sizin de mutlaka vardır temizlik robotunuz ya da yoksa bile, almayı düşünebilirsiniz, alınca mutlaka bir isim koyun ona... Biz Asiye koyduk, şimdilerde Asiye aşağı, Asiye yukarı, Asiye sağa Asiye sola, her yerde adı anılıyor. O çalışırken biz de yan gelip yatıyoruz. Allah ne muradın varsa versin Asiyecik...