Büyük İsrail Devleti Ve Yeni Roma
Büyük İsrail Devleti Ve Yeni Roma
Osmanlı hinterlandı bir bütündü. İslam’la müşerref olan Türk Milleti doğuya doğru bu yüce değerleri taşımak için ila-ı kelimetullah bayrağı açarak ilerledi. Çünkü İslam’ın en önemli emri cihattı.
Cihat – İslam düşmanlarının söylediği gibi- öldürme değil tersine dirilme hareketiydi. Bir kişiyi öldüren bütün insanlığı öldürmüş, bir kişiyi dirilten bütün insanlığı diriltmiş gibidir prensibiyle hareket ediyordu bütün Müslümanlar.
Küfür bataklığından bir kişiyi çıkarmak o kişiyi dirilmekti. Ebedi felaketten ebedi saadete götürmek davasındaydı Müslümanlar. İşte bu eylemin adı diriltmeydi. Cihat ise bu diriltme eyleminin aracı. Fani dünyada aldanış içinde olan insanları içine yuvarlandıkları küfür ve isyan bataklığından çıkararak baki alemde ebedi saadete kavuşturma çabasındaydılar. Bir kişiyi küfür karanlığından iman aydınlığına çıkarmanın dünya ve içindekilerden hayırlı olduğunu bilmenin şuuruyla cihat ediyorlardı.
Bu azim ve gayretle devletler kurdular, Arabistan coğrafyasından çıkarak önce Ortadoğu’ya, oradan İran’a ulaştılar. Kisra’nın hükümdarlığına son verdiler. Bir yandan da Mısır, Kuzey Afrika yoluyla Endülüs’e vardılar. Doğuya giden akıncılar Afganistan ve Hindistan’a vardılar. Oraları karanlıktan aydınlığa çıkardılar. Büyük Selçuklu ve Altınordu devletiyle Asya kıtasını aydınlattılar. Malazgirt ovasından Anadolu’ya akın ederek Roma’yı bozguna uğratma ve tarih sahnesinden silmenin ilk adımlarını attılar.
Moğol akınlarıyla hezimete uğrayan bu ilay-i kelimetullah davası Osmanlıyla yeniden hız kazandı. Avrupa’da Viyana kapılarına dayandı. Konstantinopolis fethedilerek küfrün kalesi yıkıldı. 900 yıllık Roma İmparatorluğunu yerle bir eden Osmanlı 600 yıl bu ilayi kelimetullah bayrağını elinde tuttu. Yedi kıtaya ışık saçtı. Dünyayı Roma zulmünden kurtardı, İslam’ın adaletiyle aydınlattı.
Haçlı seferleriyle İslam dünyasının İlim ışığını keşfeden batı Rönesans ve reform hareketleriyle toparlandı. Laiklik kılıcıyla kilise yobazlığını parçaladı, feodalite çağını aşarak sanayi devrimin yaptı. Oryantalist çalışmalar sayesinde doğuyu sömürgeleştirme planları yaptı. Önünde en büyük engel olarak gördüğü Osmanlıyı parçalama ve yıkma hareketlerini başlattı.
Milliyetçilik hareketleriyle halkları ayaklandırdı. Osmanlının kendini yenileyememesi, bilimden uzaklaşma ve rehavet dönemine girmesinden faydalandı. Önce Balkanları kopardı. Eski gücünü kaybeden Osmanlıyı savaş meydanlarında yenerek zayıflattı. Balkan savaşıyla yatağa düşürülen Osmanlı Birinci Cihan harbinde parçalanarak tarihin karanlığına gömüldü.
Şimdi dünya yeniden hortlayan Roma’nın zulmü altında inim inim inliyor. Bu Yeni Roma (ABD, AB, RUSYA, ÇİN) eskisinden daha zalimdir. Eski Roma’da Yahudi ırkı bu denli faal rol almamıştı. Ama bu yeni Roma’da baş aktör durumuna geldi. Yahudilik ve onun hunhar ideolojisi Siyonizm Dünya milletleri için tam bir felaketler senaryosu yazmakta, her türlü zulmün yer aldığı bu senaryo Yeni Roma eliyle uygulama alanına konulmaktadır.
İslam dünyasında görülen bu son provakasyonlar bunun eseridir. Osmanlı hinterlandının parçalanmasından sonra Büyük İsrail devletinin kurulabilmesi için 50 parçaya bölünmüş İslam devletlerinin daha da parçalanması hedeflenmektedir. Bu amaçla Afganistan ve Irak işgal edilmiş, Libya ve Suriye parçalanmış, Türkiye, İran ve diğer İslam devletleri parçalanmak için fırsat kollanmaya başlanmıştır.
Ahmet Kemal
(
Büyük İsrail Devleti Ve Yeni Roma başlıklı yazı
EDİP GÜL tarafından
27.01.2023 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.