Hızlı bitiyor yollar, hızla geçiyor zaman*
Gürültü patırtılar, doğu-batı dalaşı
Paylaşılmayan nedir, nedendir dökülen kan?
Nedendir kargaşa ve doyumsuzluk telâşı?
Göçebe mevsiminde nehri tersine geçen*
Somon; ölürken bile soy yaşatma peşinde
Onca silah üretip "savaş" şarabı içen
Batı ise kıyamet oluşturma işinde
Kalplerin kasasını patlatan bombalarla
Katillerin geninde can öldürme hevesi
Orta-doğu koynunda beyhude çabalarla
"Barış için" Diyerek kandırıyor herkesi
Yaradan'ın emriyle incelesek cüzleri*
Yanlış yöne koşmazdık, batı bile "Doğu" der
Doğudan doğan güneş coşturdukça yüzleri
Aynı anda bin yıldız gözleri tavaf eder
Hayalcilik ipini ucundan tutamadım*
Susup anlattıklarım gerçekçi birer düştü
Memleket sevdasını yazarken adım adım
Kalemim kamburlaştı, susmaktan çenem düştü
Yaprağın toprak aşkı; kutsal mânâmız bizim
Çiçeklerin anası, toprak ille de toprak
Toprak;vatan, toprak;ruh, toprak;anamız bizim
Topraktan can almazsa nasıl kıpırdar yaprak?
Ayaküstü sohbetin hararetli tonunda
Terörist müzikleri boşluklara asalım
Tek notadan oluşan son dizenin sonunda*
Barışçıl bir mesajla frene de basalım
Aşarız her engeli, bir olursak aşarız*
Vatan için ölürüz, vatan için yaşarız!
Müjgân Akyüz Dündar