Online Üye
Online Ziyaretçi
1
Yıllar önce bu adla bir kitap yazmayı düşünmüştüm. Yıllar yılı bu millete düşman güçler ülkeyi çeşitli yollarla kuşatmış, milleti inim inim inletiyordu. Bir gün demiştim "biz bu ülke insanları kendi kaderlerine hakim olacak ve biz de bize bu gün yapılanların rövanşını alacağız."
Evet, bu günleri ta o zaman genç muhayyilem fark etmişti. "Şimdi sıra bizde" diyecektim. İşte şimdi diyorum. "Şimdi sıra bizde". 200 yıldır yaptığınız kıyım ve talan bitti. Bu ülkede çok şey yaptı ve insanımıza çok çektirdiniz. Hala da çektirmekte devam etmek istiyorsunuz. Basında ve bürokraside yuvalanmış Beyaz Türk’ler hala o eski günlerin hayalini görmekte ‘ah bir o günlere dönsek size göstereceğiz’ diyorlar. Bir yandan da bize dönüp "rövanş mı alıyorsunuz" diyorlar. "Evet, rövanş alıyoruz. Haksızlık yerine hakkı ikame ederek rövanş alacağız. Zulmün yerine adaleti hakim kılarak rövanş alacağız."
Dün tüm kamu alanlarında horlanan millet bu gün adeta bir bey gibi ağırlanmakta, bu durum milleti aşağılamayı adet haline getirmiş bazılarının işine gelmemektedir. Bu gün 'göbeğini kaşıyan adam,' 'bidon kafalı'diye hala hakaretler savrulanlar kimlerdir? Bu hakareti savurma cesareti gösteren zavallı Beyaz Türk bu ifadeleriyle gerçek yüzünü ortaya koyuyor.
Bu ülkede 'bir çobanla benim oyum bir olabilir mi ?' diyen artist bozuntusu 'sen o millet sayesinde varsın, ne çabuk unuttun. Dün buna itirazın yoktu, şimdi ne oldu da seni birdenbire durum kontrolüne sevk etti'. Bunun nedeni belli. Yıllarca bu halk hep onların istediği yönde oy kullandığı için buna bir neden yoktu. Varsın olsundu dağdaki çobanla onun oyu bir olsundu. Nasıl olsa onların istediği oluyordu. Nasıl olsa dağdaki çoban onun istediği yönde oy kullanıyordu. Oyları eşit olsa ne olurdu.
Şimdi ne oldu da her şeyi yeniden gözden geçirmeye itmişti Beyaz Türk’ü?. Vah zavallı. 'Demek oyumu senin istediğin şekilde kullanırsam seninle eşit olmama izin veriyorsun ama ya istemediğin şekilde kullanacak olursam ,oyumun değerini tartışacaksın öyle mi? Senin anladığın demokrasi bu mu? Bu demokrasi değil bir çeşit aristokrasidir.
Dün istedikleri zaman ihtilallerle kesintiye uğratıyorlardı demokrasiyi ,bugünse yargı erki yoluyla demokrasiyi değiştirmeye teşebbüs ediyor, demokrasi yerine jüristokrasiyi ikame etmeyi deniyorlar. Bu gidişle daha ne oyunlar deneyecekler, kim bilir? Ne demişler ‘Osmanlı’da oyun bitmez’. Evet, Osmanlı bakiyesi bu ittihatçı kafada oyun bitmez. O hiçbir zaman egemenliği halka devretmez. Devretmek istemeyecektir.
Evet, biz halk olarak diyoruz ki artık 'egemenlik milletindir'. Hakkın ve haklının yolunda olan milletindir hakimiyet. Ne aristokratların, ne jüristokratların. Halkın oylarıyla iktidar gelenlerin halkı horlamasına son.
Halk artık yöneticilerinin kendi aralarından seçilmesini, kendileri gibi yaşamalarını, kendileriyle beraber oturup kalkmalarını, aynı düşünce ve yaşayışta olmalarını istiyor. Aynı duygu ve aynı düşünceyi paylaşan yöneticiler görmek istiyor halk.
Şimdi daha fazla şey istiyor bu halk. Ne derler:‘Maymun gözünü açtı’. Meşhur tabirdir bu. Artık aldatılmaya tahammülü yok bu halkın. Şimdi kendini idare edenlerle aynı yerde yaşamak, aynı hayatı yaşamak istiyor. Refahı paylaşmak istiyor. Refahtan daha fazla pay almak istiyor.
İdarecilerin onun başında boza pişirmelerine izin vermeyecek, vermiyor artık. Onların kendisine hizmetçi olmasını istiyor, kendisini hizmetçi ve köle kılmasını değil.
Ahmet Kemal