Özlemek ateşli hastalık gibi. Hep gece yakalıyor insanı. Tam uykuya dalayım diyorsun alev alev sarıyor tüm bedenini, ruhunu.
Sabahlar olmuyor saatler geçmiyor kafatasının içinde birisi bir oraya bir buraya koşuyor ne yakalayabiliyorsun ne peşinden koşmayı bırakabiliyorsun öyle nefes nefese öyle soluksuz kalıveriyorsun. Yokluğuyla azalır biter derken, yokluğuyla çoğalıyor, çoğalıyor çift kişilik yatağa tek kişi sığamıyorsun.
Soluna dönüyorsun kokusu vuruyor, sağına dönüyorsun yokluğu. Sırt üstü yatıyorsun gözlerin tavanda, sana bakıyor gözleri, kesiyor soluğunu. Dedim ya şu özlemek ateşli hastalık gibi bir şey. Sırılsıklam oluyor bedenin ateşler içinde, soğurum sanıyorsun, tir tir titriyorsun. Gecenin saat bilmem kaçı kendi beyninde kendi terinde boğuluyorsun.
Yazarın